.
Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

“Yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz”

Okuma Süresi: 2 Dakika
Toplam Okunma: hesaplanıyor...
Merkezi İsviçre’de bulunan 140 yılı aşkın geçmişe ve dünya çapında 110 binden fazla çalışana sahip ABB, İzmir tesisinde 1 milyon kWh’lik yeşil enerji üretimine ulaştı. Böylece 52 bin ağacın kesilmesinin önüne geçildi
“Yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz”
Paylaş:
ENGİN TATLIBAL
Kökleri 19’uncu yüzyıla dayanan iki Avrupa şirketinin 1987’de birleşerek “ASEA Brown Boveri” adını almasıyla ortaya çıkan ve elektrik mühendisliğinin dört temel alanında faaliyet gösteren ikonik bir firma ABB. Merkezi İsviçre’de ve dünya çapında 110 binden fazla çalışanı var. ABB Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Başar Vural, şirket yola çıktığında dünyanın Endüstri 2.0 seviyesinde olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Bugün ise Endüstri 4.0’ın altyapısını oluşturan öncüler arasındayız.”

Örnek dönüşüm modeli
ABB Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Başar Vural ve firmanın üst düzey yöneticileri, firmanın İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan tesisinde basın mensuplarıyla bir araya geldi. İzmir tesisi önemli, zira sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm kavramlarını üretim ve işletme felsefesinin temeline oturtan ABB’nin İzmir tesisinde hayata geçirdiği yenilenebilir enerji yatırımının çıktısı, 1 milyon kWh eşiğini aşmış durumda. Firmanın faaliyet alanları, küresel yapısı ve sürdürülebilirlik çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan ABB Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Başar Vural, “ABB olarak, elektrifikasyon ve otomasyon teknolojilerimizle sanayinin karbon ayak izini azaltmaya odaklanıyoruz. İzmir’deki çatı güneş enerjisi sistemimizle yalnızca kendi operasyonlarımızı daha yeşil hale getirmekle kalmıyor, aynı zamanda sanayiye örnek olacak bir dönüşüm modeli de sunuyoruz. Bugün ulaştığımız 1 milyon kWh’lik yenilenebilir enerji üretimi, sürdürülebilir bir gelecek için kararlılığımızın somut bir yansımasıdır” dedi.
ABB’nin İzmir’de hayata geçirdiği bu yatırım ile yaklaşık 626 bin 100 kilogram karbondioksit emisyonunun önüne geçildi ve 52 binin üzerinde ağaç kesilmekten kurtuldu. Şirket, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında 2030 yılına kadar Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarında yüzde 80, 2050 yılına kadar da toplamda yüzde 100 azaltım hedefliyor. Söz konusu çalışmalar sonucu ABB, “Dünyanın En Sürdürülebilir Şirketleri 2025” listesinde 14’üncü sırada yer aldı.

Kaldıraç etkisi
ABB’nin elektrik mühendisliği kapsamında faaliyet gösterdiği dört alanı elektrifikasyon, robotik ve imalat otomasyonu, hareket ve proses otomasyonu alanları oluşturuyor. Birbiriyle bağlantılı bu alanlardaki üretim ve Ar-Ge ile ABB, diğer şirketlerin Endüstri 4.0’a geçebilmeleri için gerekli altyapıyı da üretmiş oluyor. Başar Vural bu durumu “kaldıraç etkisi” olarak tanımlıyor ve şöyle diyor: “Bizim kendi üretimimizde yapacağımız atılım, ortaya koyacağımız Ar-Ge çalışmaları, imalat sanayinin başka alanlarında faaliyet gösteren diğer firmaların da çok daha verimli, çevreyle uyumlu, kaliteli üretim yapabilmelerine olanak sunuyor. Bu kaldıraç etkisi sayesinde ABB’nin yaratıcı mühendisliği ve Ar-Ge’si ile sanayinin bütünü basamak atlıyor.”

İnovasyonda öncü
Kurulduğu günden bu yana ABB’nin küresel ölçekte aldığı patentlerin sayısı 26 binin üzerinde. Şirket, 2024 yılında Ar-Ge yatırımlarına yaklaşık 1,3 milyar dolar ayırdı. Bu da ABB’yi “dünyanın Ar-Ge ve inovasyon lideri” yapıyor. İzmir Metro ve İZBAN motorlarının bakım ve onarımları, şirketin İAOSB’deki tesisinde gerçekleştiriliyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan ve TANAP boru hatlarının elektrifikasyonu, Türkiye’nin önemli kentlerinin metro ve tramvay sistemleri, Ali Sami Yen Stadı gibi çok sayıda dev stadyumların elektrifikasyonu, Atatürk ve Karakaya Barajlarının jeneratör sistemleri gibi sayısız proje, ABB Türkiye’nin bugüne dek başarıyla bitirdiği projeler arasında yer alıyor.