ABD Başkanı Trump, Orta Doğu ve kendi ülkesinde yangına körükle giderken Türkiye'nin sevilen genç siyasetçisi Manisa Büyük Şehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in genç yaşta vefatı ile bütün Türkiye sarsıldı. Donanımlı, dürüst, siyasette geleceği parlak olan Zeyrek'in ölümünde ileri sürülen şüphelerin en kısa zamanda açıklığa kavuşturulması gerekir. Yoksa bunun vebali zor ve sorunlu olur. Manisa ve Türkiye yolsuzluklara karşı savaş açan bu değerli siyasetçiyi unutmayacak. Her görüşten yüzlerce insanın ona son yolculuğunda refakat etmesi ise bunun en büyük göstergesi. Kederli Aile ve yakınlarına başsağlığı dilerken ruhunun şad, mekanının cennet olmasını Yüce Tanrı'dan dileriz.
Türkiye'nin doğusundaki komşusu İran'ın ABD ile yaptığı nükleer silah görüşmelerinin bir türlü rayına oturamaması nedeniyle Trump'ın silahlı önlem alma tehdidine karşın İran Savunma Bakanı, İran'ın yakındaki ABD üslerine saldırı düzenleyeceğini açıkladı. İran'ın geçmiş tecrübelere dayanarak blöf yapmayacağı bilindiğinden ABD Irak'taki başta ABD Büyükelçiliği olmak üzere bu ülkede mevcut diğer ABD kurumlarını boşaltma kararı aldı. Alınan kararlar arasında Türkiye'deki üs ve ABD Temsilciliklerinin olup olmadığı henüz bilinmiyor. Ancak böyle bir durumda İncirlik'teki üssün ABD tarafınca kullanılacağına kesin olarak bakmak gerekir.
ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi T. Barack'ın yabancı medyada Suriye Devlet Başkanı Ahmet al Şara ile el sıkışırken çekilen resimleri yer almakta ve resimlerin altında Şara'nın hayatının tehlike altında olduğu yorumları yapılmakta. Bunun bir tür algı operasyonu olabileceği akla gelmekte. Görevimiz Tehlike isimli ABD'nin meşhur komplolarla dolu dizisinde olduğu gibi düşüremediklerini öldürecekler mi sorusu havada kalan sorulardan. 29 Ocak 2025'de Devlet Başkanı seçilen Şara'yı devirmek olmazsa yok etmek o kadar kolay olmayacak gibi. Suriye, İsrail ve ABD'nin hedeflerine aldıkları ülkelerden biri.
Yemen'de İran destekli Şii militanların bulunduğu Husi Kabilesi artık kabile olmaktan çıkarak silahlı eylemler düzenleyen daha çok ABD ve İngiliz bandıralı gemileri kaçıran militan korsanlar. İsrail gemilerine karşı bir eylem düzenlemedikleri halde bu kez İsrail'in geçtiğimiz günlerde Husileri vurması burada da bir ABD etkisi olduğunu gösteriyor.
Esas kıyamet ABD'nde kopuyor olmalı. Zira Trump 150 yıldır kendi halkına karşı kullanılmayan Ulusal Muhafızlardan 4000 kadarını olayların çıktığı Los Angeles ve Kaliforniya eyaletinin diğer şehirlerine gönderdi. Ulusal Muhafızları ve özel savaş eğitimli elit Deniz Piyadelerini (Marines) ABD Devlet Başkanı gördüğü lüzum üzerine ülke içinde görevlendirebiliyor. Olayların nedeni ise Trump'ın ileri sürdüğü gibi Los Angeles'taki Venezulla Mafiasının şehri ele geçirmesi eylemleri kışkırtması değil. Tamamen Trump'ın illegal göçmenleri uçaklara doldurup geri göndermesinden kaynaklanıyor. Kaliforniya Valisi Ulusal Muhafız ve Deniz Piyadelerinin eylemleri bastırmak üzere yetkilendirilmesinin çok tehlikeli boyutlara ulaşacağını ifade ederek Trump'a bayrak açanların başında geliyor. Tabii muhalefetteki Demokratlar da öyle.
Ancak Cumhuriyetçileri temsil eden bayraklarındaki fil gibi hangi zücaciyeci dükkanına girse Trump ortalığı toz dumana katıyor. Ekonomi de eskisi gibi değil. Bir vazgeçip bir geri çektiği gümrük tarifeleri, Çin ile yapılan ticaret görüşmeleri sonuçlarını ABD ekonomisine olumsuz bir şekilde yansıtıyor.
Türkiye'de ise fiyatlar alabildiğine artıyor. Semt pazarlarında taze fasulye 100 TL iken domates 30-50 TL arasında satışta. Bu yıl turist beklerken sahillerimizi farklı bir grup ziyaret etmekte. 20- 30'luk her yaştan yabani domuzlar gruplar halinde bir yerden gelip deniz suyu içtikten sonra ayrılıyorlar. Neden mi geliyorlar? Ormanlık alanlar, zeytinlikler kaldırıldı yerlerine 15 katlı sahil kasabalarıyla uyumsuz konutlar yapıldı. Köpekler, kediler toplandı. Herkes kendi yolundan giderse domuzların birşey yapmadıkları söyleniyor. Belli bir düzenleri var. Yavruları koruma amaçlı ortalarına alıyorlar. En yaşlılar bekçilik görevini ifa etmek üzere etrafı kolaçan ediyorlar. Bu hayvanları batı ülkelerine satmak da mümkün. Hem gelir sağlanır hem itlaf edilmezler. Tabiatın dengesi bozulunca bunlar kaçınılmaz sonuçlar.
Ne diyelim bu ekonomi ve hayatın akışı "Mazi kalbimde bir yaradır" şarkısını hatırlatıyor.
Trump'ın çılgın projeleri
Trump'ın çılgın projeleri

Paylaş: