Futbolda transfer sezonu açılır açılmaz; yazılı ve görsel medyayı; yetmezmiş gibi, sosyal medyayı asparagas haberler işgal etti. Zannedersiniz ki, tüm meşhur futbolcular, Türkiye'ye geleceklerdir. Akla ziyan, astronomik rakamlar telâffuz edilmektedir. Çift rakamlı milyon eurolar, gündemi işgal etmektedir. (Halbuki gelenlerin çoğu, yaşlı ve pili bitmiş tiplerdir. Astronomik rakamlarla transfer ediyor; Bir yıl sonra, kurtulmaya çalışıyoruz.)
-Kulüp yöneticileri, kulüplerini fütursuzca, borç batağına sokmaktadırlar. Hesapsız kitapsız davranmaktadırlar. Başta, bankalar konsorsiyumuna olmak üzere, astronomik faiz ödemektedirler. (GS, 2019 yılından bu yana, gelirlerinin %50’sini, Bankalar Birliği'ne faiz olarak ödemektedir.)
a) 2023 yılında, Süper Lig gelirleri toplamı 534 milyon euro; futbolcu maaşları toplamı ise 405 milyon eurodur. (Yüzde 88)
b) Beşiktaş’ın, işine son verdiği antrenörlere, ödediği tazminat toplamı 17,5 milyon eurodur. Yılbaşındaki borç tutarı 16,5 milyar TL’dir.
c) 2025-25 sezonunun ilk 9 ayında; Trabzonspor 1,97 milyar TL.; BJK 1,44 milyar; FB 1,2 milyar; GS 1,07 milyar TL zarar etmiştir.
d) FB’li futbolcuların toplam değeri 235 milyon eurodur. 2 yılda,114 milyon euro harcanmıştır. Toplam borcu, (yılbaşı itibariyle) 19,206 milyar TL’dir. Hala da pahalı transferler devam etmektedir. Buna rağmen, yıllardır şampiyon olunamamıştır. Büyük iddialarla getirilen, astronomik ücret ödenen, Mourinho, fevkalade başarısız çıkmıştır. (Bu pahalı takımı, kim yönetse, 2. yapardı.) Tek bir derbi kazanamamıştır. Herkesi küçük görmüş, şişkin egosu ile sadece laf üretmiştir. Herkesle takışmıştır. Ve herkesin istemesine rağmen, çok yüksek tazminatı sebebiyle, kovulamamıştır. Şimdi de pahalı transferler yaptırmakla meşguldür (Kendisi ile ilgili başarı masalları anlatanlara şaşırıyorum. Hemen hemen gittiği her kulüpten, süresi dolmadan kovulan birisidir. En son Roma'dan kovularak FB’ye gelmiştir. İşine son verildiği için aldığı tazminat tutarı 85,5 milyon sterlindir.) Sonuçlara baktığımızda, uzun yıllardır, hep Türk antrenörlerin çalıştırdığı kulüpler şampiyon olmuştur. Yabancılara boş yere kaynaklarımız akıtılmaktadır. (FB kulüp olarak gerek erkek, gerekse kadın takımları ile ve başarılı sporcuları ile voleybol, basketbol, atletizm, güreş, boks, karate, vb. branşlarda; yurt içinde ve dışında, çok sayıda kupa ve madalya kazanmaktadır. Hepimizi mutlu etmekte, gururlandırmaktadır. Bir GS’li olarak, ben mutlu oluyorum, gurur duyuyorum. Başarıları için dua ediyorum. Ama FB’liler mutsuz. İlle de futbol.)
e) Futbolcu alış satışında; FB 36; GS 20,15; BJK. 25; Trabzonspor 26 milyon euro eksidedir.
f) Tüm kulüplerin kontenjanı (14 yerli, 14 yabancı) 28’dir. Şu anda, GS’de 43; BJK’de 35; FB’de 34 futbolcu vardır.
g) Banka borcu; BJK 4,02 milyar TL; FB 3,31 milyar TL.; GS 1.33 milyar TL’dir. Diğer borçlarının toplamı ise 943,3 milyon eurodur. Ve hala, astronomik transfer ücretlerine ve maaşlara devam edilmektedir. Mesela; GS, Osimhen için transfer ücreti 75 milyon euro transfer ücreti ve 20 milyon maaşa razı olmaktadır. (Geçen yıl, transfere 76,5 milyon euro harcadı, 10 transfer yaptı. Çoğu işe yaramadı.) FB’de, Jhon Duran'a, yılda 20 milyon euro ödemeyi kabul etmiştir.
- Peki, bu kadar büyük rakamların döndüğü futbol sektöründe; ciddiyet, hesap, kitap, vergi, denetim; hukuk düzeni var mıdır? Kesinlikle hayır. Tüm dünyada; çetelerin, mafyaların, menajerlerin (medyadaki işbirlikçileri ile birlikte), kara para aklayanların, vergi kaçakçılarının, uyuşturucu tacirlerinin, yasa dışı bahisçilerin, vb. grupların hakimiyeti söz konusudur. (Yasa dışı bahis tutarının Türkiye'de 100 milyar TL’yi aştığı; dünyada ise 1,8 trilyon doları bulduğu ifade edilmektedir.)
Çok iyi bir araştırmacı olan; İsmail Tokalak'ın; "Futbol Dünyasında Soygun ve Sömürü" adlı kitabını, önemle tavsiye ediyorum. FİFA-UEFA-ULUSLARARASI OLİMPİYAT KOMİTESİ vb kuruluşlarda neler döndüğünü; rüşvet düzenini; olimpiyatların ve Dünya Kuplarının, hangi ülkede yapılacağına verilen kararların, arkasındaki dalavereleri (Katar, Güney Afrika, Fransa, Almanya, vb. karalarda olduğu gibi); Katar, Kuveyt, Bahreyn gibi, petrol zengini ülkelerin, yediği haltları; Roman Abromoviç, Havelange, (Damadı Teixeria), Sepp Blatter, Michel Platini, Jack Warner, Thomas Bach, vb. (yıllarca bu sektöre hakim olan tiplerin) ne mal olduklarını, bütün dünyayı saran, mafya menajer, medya, politikacı vb. çetelerinin yaptıklarını; detaylı olarak, öğrenebilirsiniz.
Peki, federasyonlar ne işe yarar? İktidar yandaşlarını besler. Her türlü israf ve saltanata imkân sağlar. Para boldur, denetim yoktur. Gezi çoktur, neticede; spor adı altında, halk kitleleri uyutulur.
Spor mu, bataklık mı?
Spor mu, bataklık mı?
Paylaş: