Türkiye’de yaşadıklarımız adeta Sırat Köprüsü’nden geçercesine zor ve meşakkatli… Bu süreç içerisinde önümüze gelen Cumhuriyet Halk Partisi ilçe delege seçimleri; oldukça hassasiyet gösterilmesi ve de iyi bir süreç yönetimi gerektiren önemli ve özel bir konu…
Neden mi?
Çünkü CHP'de ilçe delege seçimleri, parti içi demokrasinin ve gelecekteki yerel/genel seçimlerdeki başarının temelini oluşturan kritik bir süreç… Bu seçimlerde özellikle dikkat edilmesi gereken bazı hassas noktalar var…
Şöyle ki;
Delege seçimlerinin her aşamasında şeffaflığın sağlanması büyük önem taşıyor. Bu nedenle üye listeleri güncel, doğru ve üyeye ulaşılabilecek nitelikte olmalı… Seçim takviminin ve kuralların tüm üyelere açıkça duyurulması, itiraz süreçlerinin adil işlemesi gerekli. Herhangi bir usulsüzlük iddiası, parti içi huzursuzluğa ve dışarıdan güven kaybına yol açabilir.
Delege seçimleri, partinin tabandaki gücünü yansıtır. Bu nedenle, olabildiğince fazla üyenin seçimlere katılımı teşvik edilmeli, sandığa gitmeleri için gerekli kolaylıklar sağlanmalı. Düşük katılım, delegelerin parti tabanını yeterince temsil etmediği algısı yaratabilir…
Delege seçimleri çoğu zaman parti içi rekabeti artırmaya yönelik bir etki de yaratır… Dolayısıyla bu süreçte, partiyi bölmeden, kutuplaşmalara yol açmadan birleştirici bir dil kullanmak esastır. Seçimlerin ardından kazanan ve kaybeden tarafların, partinin genel hedefleri doğrultusunda bir araya gelmesi ve birlikte çalışma ruhunu sürdürmesi de önemli…
Partinin genç ve dinamik yapısını güçlendirmek adına delege seçimlerinde gençlerin ve kadınların daha fazla temsil edilmesine özen gösterilmeli. Parti tüzüğündeki kota uygulamalarının doğru ve etkili bir şekilde uygulanması, bu temsilin artırılmasına yardımcı olacaktır.
Seçilecek delegeler sadece sayılarla değil, aynı zamanda parti ilkelerine bağlılıkları, siyasi birikimleri ve partiye verebilecekleri katkılar açısından da değerlendirilmeli… Liyakatli ve nitelikli delege demek partinin gelecekteki politikalarına yön verecek kadroların daha güçlü olması demek tartışmasız…
Yani henüz eline bir broşür almamış, parti adına alanda kayda değer bir çalışmaya katılmamış, sosyal medyada görünür olma kurnazlığı ile bir iki mitingde fotoğraf çektirip bir yerlerde olmaya çalışanlar mutlak elenmeli! Elenmeli ki gerçek emekçiler partiden uzaklaşmasın…
Seçim kampanyaları ve süreçlerinde etik değerlere bağlı kalınması, karşılıklı saygı çerçevesinde rekabet edilmesi de ayrı bir hassasiyet olmalı… Adaylar arasında karalama kampanyaları veya kişisel saldırılar gibi olumsuz davranışlardan kaçınılmalı.
Parti içinde hem tecrübeli isimlerin birikimlerinden faydalanmak hem de yeni ve dinamik yüzlere fırsat vermek arasında bir denge kurulmalı… Bu denge, partinin hem hafızasını korumasını hem de değişen koşullara adapte olması için önemli…
Bu hassasiyetlere dikkat edilmesi, CHP'nin ilçe delege seçimlerini daha demokratik, şeffaf ve partiyi geleceğe taşıyacak bir süreç olarak tamamlaması olmazsa olmaz bir durum…
Kişisel menfaatleri düşünecek zaman değil… Partinin büyümesi ve güçlü olması her şeyin üstünde bir gerçek… Dedik ya Sırat Köprüsü’nden geçiyoruz… Köprünün yıkılmaması gerekiyor!
Demedi demeyin!
Sırat Köprüsü’nden geçerken…
1 Ağustos 2025, 21:42
Sırat Köprüsü’nden geçerken…
Paylaş:
