Bir hafta sonunu Mahmut Tolon Hocam’ın çiftliğinin olduğu Pınarcık Köyü’nde iki Biyokimyager Moleküler Biyoloji ve Genetik uzmanı bilim kadını ile sohbet ederek geçirdim. Prof. Dr. Gül Akdoğan ile Prof. Dr. Cecilia Arraiaiyo ile… İki profesör Avrupa Birliği adına “kadınlar ve kadın davranışları, kadına karşı davranışlar üzerine” araştırma yapıyorlardı. Sıra Türkiye’ye gelmişti. Biri Akdeniz’in Doğu ucundan, öteki Akdeniz’in Batı ucundan “iki bilim kadınının buluşmasını beraber yaşamak” bir gazeteci için büyük şanstı, Mahmut Hocam’a teşekkür ediyorum.Portekizli Arraiaiyo Hoca’ya sordum; “Portekizli kadın ile Türk kadını arasında gördüğünüz farklılıklar ve benzerlikler neler, onların davranışları, onlara karşı davranışlar?” Güldü ve bir cümlede özetledi; “Fark yok, erkekler kahvede, kadınlar tarlada!” Köy çocuklarının kızlı erkekli satranç oynaması ve bir köyde “Satranç Federasyonu ve Akhisar Belediye Başkanlığı’nın katkılarıyla çocuklar için üst seviyede bir turnuvanın organize edilmesi”, Portekizli Hoca’yı çok etkilemişti; “Hayran kaldım” dedi. Ve de ekledi; “Gelecek yıl da geleceğim!”
+++++++
SÖZÜN ÖZÜ…
“Ebû Hüreyre’den (radıyallahu anh) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Devlet otoritesi en büyük hamidir. Haksızlıklarla onun vasıtasıyla (yani hukuk yoluyla) mücadele edilir ve onun vasıtasıyla (tehlikelerden) korunulur. Şayet bu otoriteyi kullanan(lar), Allah’tan sakınmayı emreder ve adaletle hükmeder(ler)se bu yaptıklarından sevap kazanır(lar). Bunun aksine davranır(lar)sa (vebalini) çeker(ler).” (Müslim, İmâre, 43)”
İslam Ansiklopedisi’nden…
+++++++++
ERDEM ve POLİTİKA…
“Bizler iki binli yılları sevgi ve barış yılı olacak diye hayal etmiştik. Olmadı. Sevgi damarları bir bir yok olmaktadır. Görünün o ki küçük hesaplar, adi, bayağı düşünceler, sonsuz ihtirasların imansız izansız hamlesi ve hamlığın dik alası giderek çoğalıyor ve hayvansal dürtülerin çarpıklığı yaşamı yönlendiriyor. Dahası doyumsuzluk ve vicdansızlık dolu dizgin gidiyor. Siyasetin maddi ve manevi sıkıntıları yanında bir de emperyalizmin fitne, fesat elleri Anadolu’yu karıştırıyor… Verilecek cevabımız vardır. Bizler için Kurtuluş destanımız mazi olmamıştır. O bizim ülkümüzdür. Yeni baştan yaşatırız. İyiliğin, güzelliğin, şefkatin, sevginin, merhametin ve adaletin destanlarını bir kere daha yazarız.”
Ali Naili Erdem
+++++++++
Nereden nereye?..
Hey gidi hey, Mahmut Hocamızın çiftliğinde başlayan “ilk satranç festivallerini” hatırlıyorum; o günlerden bugünlere gelişteki gelişmeyi birer bir yaşadım…
Bir avuç çocukla ve de 5 – 6 karşılaşma ile tamamlanan festivallerden, yüzlerce çocuğun “çağdaş bir organizasyon ile hazırlanan büyük çardakta yüze yakın masaya oturarak yarışmasına gelinen” bugünler arasındaki fark, görülmeye ve alkışlanmaya değerdi.
Dahasını, Akhisar Belediyesi ve Satranç Federasyonu yapmalı ve gelecek yıl, törenle Hocamıza “bir teşekkür plaketi” vermeliler… Ben, “satranç tutkunu” bir TC vatandaşı olarak Mahmut Hocam’a şükranlarımı sunuyorum.