On binlerce kişi İmamoğlu'na destek için Saraçhane'de buluştu
On binlerce kişi İmamoğlu'na destek için Saraçhane'de buluştu
Paylaş:
Sabah saatlerinde düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve evi aranan Ekrem İmamoğlu, saat 10.00 sularında Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirildi.
İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve çevresinde olağanüstü önlemler alındı. Caddeye çıkan çok sayıda sokağa polis bariyerleri konuldu.
Ablukalara rağmen on binlerce kişi ve İBB çalışanları da emniyet önünde toplandı. 'Cumhurbaşkanı İmamoğlu', 'Hükümet istifa', 'Faşizme karşı omuz omuza' sloganları atan yurttaşlar kararı protesto etti.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çok sayıda kişinin gözaltına alınmasının ardından Saraçhane’deki belediye binası önünde binlerce kişi kararı protesto etmek için toplandı.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu 20.30'da Saraçhane’de kalabalığa seslendi, “Bugün hepimiz gözaltındayız. Kabullenmeyin, kabullenirseniz demokrasi ölür” dedi.
Dilek İmamoğlu Saraçhane'de yaptığı açıklamada, “Bugün gözaltına alınan sadece Ekrem İmamoğlu değildir. Bugün gözaltına alınan 16 milyonlu İstanbul'un iradesidir, kent lokantası sayesinde et yüzü gören emeklilerdir. Yurtta kalıp okuyabilen gençler gözaltındadır bugün” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Saraçhane'de açıklamalarda bulundu.
Özgür Özel'in açıklamasından öne çıkan başlıklar:
Kimsenin kafası karışmasın, dünden beri olan bitenin bir adı var. O adı koyalım, dünden beri olan biten bir darbe girişimidir. 19 Mart darbe girişimidir. Bugün milletin iradesiyle yargı darbesiyle elinden alınmak istenmektedir. İstanbulluların tam 3 kez üst üste büyükşehre seçtikleri, emanet ettikleri, sizlerin kardeşim, ağabeysi, evladı Ekrem İmamoğlu'na yapılan darbe girişimi milli iradeye yapılan darbe girişimidir. Ortada ne yolsuzluk vardır ortada ne bir terör örgütü ne bir çıkar örgütü vardır. Ama ortada minareye kılıf uydurmaya çalışan, görevlendirilmiş yargı cellatları vardır. Ne diyeceklerdi? Ekrem İmamoğlu'nun aday olmasından, Recep Tayyip Erdoğan korkuyor, o yüzden mi gözaltına aldık diyeceklerdi?
Adı hukuksuzluktan başka bir işle anılmayan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı sadece bir aracıdır. Bir başsavcı, bir savcı, bir büyükşehir belediye başkanını, dünyanın çok bildiği şehrin belediye başkanını, Türkiye'nin gözbebeği, en büyük metropolün belediye başkanını haksızca iftiralarla, kumpaslarla aynı anda 5 dava açarak, Ekim'den bu güne 25 yıllık hapis cezası isteyerek. 35 yıl önce yüzlerce arkadaşıyla davet edilip geçiş yaptığı, 2 ders hariç, daha önce aldığı derslerden 10 tanesini yeniden aldığı, diplomasını aldığı üniversitenin 31 yıl sonra verdiği diplomasını vicdanı olan bir savcı, hukuku düşünen bir savcı, ülkeyi düşünen bir savcı yapabilir mi? Bunu kimin yaptığını biliyoruz. Bunu yaptıran geceleri uykusundan sıçrayarak uyanıyor ve kendi sesini duyuyor; İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder. Kabusu olan o ses, o ses onu rahat bırakmıyor. Yeniden uykuya dalamıyor. Çünkü o sesi duyuyor. İstanbul'u kazanan Türkiye'yi kazanır. Allah şahit hepimiz biliyoruz ki Tayyip Erdoğan, Ekrem İmamoğlu ile onunla karşı karşıya girdiği 4 seçimi kaybettiği için. Birinde hazımsızlıkla iptal ettirdiği, bir diğeri tekrar seçim ve geçen yıl 31 Mart'taki üçüncü seçimle 3 seferdir Ekrem İmamoğlu'nu, bükemediği bileği yargı sopasıyla kırmaya çalışıyor.