.
Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

Kıbrıs’tan…

Okuma Süresi: 2 Dakika
Toplam Okunma: hesaplanıyor...
Kıbrıs’tan…
Kıbrıs’tan…
Paylaş:
Geride bıraktığımız Salı günü Kıbrıs’taydım.
Uzun zamandır ziyaret etmediğim Kıbrıs’ta eski dostlarımı görme şansını elde ettim.
Yeni seçilen Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman tarafından da kabul edildim.
İzlenimlerimi birkaç paragrafla Gözlem okurlarıyla da paylaşmak isterim.
Öncelikle belirtmek isterim ki Ada halkı Tufan Erhürman’ı sahiplenmiş ve açık ara farkla göreve getirmiş. Bu ilk izlenimim.
İkinci izlenimim Tufan Erhürman ile bir buçuk saati aşan görüşmemin özetidir.
Diyor ki;
“Hiçbir Cumhurbaşkanı Türkiye ile istişare etmeden müzakere yürütmemiştir. Bu benim dönemimde de değişmeyecek.”
Gene Erhürman, “Kıbrıs Türk halkı bu Ada’daki iki eşit kurucu ortaktan biridir, hidrokarbonlar, enerji, güvenlik gibi konularda eşit söz hakkını müzakere olsun diye değil çözüm olsun diye müzakereden yanayım.”
Ülkemin peşin hükümlü insanlarının bilmesi gereken bu değer ölçüsünden sonra üçüncü izlenim olarak Rauf Denktaş’ın Anıt Mezarı’ndan da söz etmesem olmaz.
Toprağa verileli 13 yıl geçmesine rağmen Rauf Denktaş’ın Anıt Mezarı sahipsizliğini muhafaza ediyor.
Serdar Denktaş türbedar (!) gibi babasının Anıt Mezarı’nın anahtarı elinde, ziyaretçiden haberi olursa gelip açıyor, ziyaretin oluşumunu sağlıyor.
Kıbrıs Türk’ünün efsane lideri, Kurucu Cumhurbaşkanı ve Türklüğe bağımsız bir devlet armağan etmiş bu insana yapılan bu tavra vefasızlık yakıştırmasını dahi az görüyorum.
Orada Türkiye’mizin koskoca bir kolordusu var!
Orada Rauf Denktaş’tan armağan bir devlet var!
Orada Rauf Denktaş’tan önce olmayan ama O’nun eseri olan Kıbrıs Türk’ünün ordusu var!
Orada, bugün Rauf Denktaş’tan eser Türklüğüyle iftihar eden bir millet var.
Üyesi olmaktan her zaman gurur duyduğu bir TMT var!
Ama O’nun bağımsız kıldığı toprağın altında yatan bedenine yakışanı yapmamakta üşenenler var!
Bölgenin dışında olmasına rağmen Gönyeli’nin Belediye Başkanı Hüseyin Amcaoğlu elindeki kısıtlı imkanlarla çevreyi temizletmiş ama oraya bir şekil vermek, orayı Rauf Denktaş’a yaraşır ve yakışır bir hale getirmek gerekir.
Ziyaretinin kurallara bağlı olması ve dünyaya ikinci bağımsız bir Türk Devleti armağan eden müstesna bir insana yakışan bir Anıt Mezar protokolünün oluşumunun sağlanması gerekir.
Elbette Rauf Denktaş mütevazı bir şahsiyettir. Ama O’nun eseri asla mütevazı değildir.
İnanıyorum on üç yıllık gecikmeden daha fazla ısrar olmaz!