Gerçekleri görelim...

Vatanını seven herkesin; demokrasiye, hukuk düzenine, insan haklarına; mağdur ve mazlumlara sahip çıkması gereken bir dönemde yaşamaktayız. Baskılara ve tehditlere boyun eğmemeliyiz. Demokratik haklarımızı kullanmalıyız. "Haksızlıklar karşısında susan, Dilsiz şeytan" durumuna düşmemeliyiz. Mübarek kitabımızın, 700 yerinde emredildiği gibi, "Aklımızı kullanmalıyız. İlme, araştırmaya, tefekküre, eğitime önem vermeliyiz.” "Boşa geçirilen, her dakikanın, ebediyen kaybedildiğini” unutmamalı; En değerli unsur olan zamanı, israf etmemeliyiz, değerlendirmeliyiz. Beynimizi kimseye ipotek etmemeliyiz.   -Bolu, Kartalkaya'da bir yangın faciası yaşadık. 36’sı çocuk ve delikanlı, göre 78 vatandaşımızı, göz göre göre; ihmaller, hatalar, sorumsuzluklar, kâr hırsı, denetimsizlik, hukuksuzluklar sebebiyle, kaybettik. Yüreklerimiz yandı. Vicdanı olan herkes kahroldu. (Bazı vicdansızlar da eğlenmeye devam etti. Birtakım şerefsizler de internette alay etti.)   -Peki. Gerçek sorumlulara hesap soruldu mu? Turizm Bakanı, asıl sorumlu olduğu halde görevine hala devam edebiliyor. Sorgulayan yok. Zaten; 23 yıldır istifa diye bir uygulama da kalmamış durumdadır.   -Hiçbir tedbir alınmamış. Hiçbir ciddi denetim yapılmamış. Her şey bozuk ve eksik. Her şey yanlış. Bakan, bürokratları; valilik ve belediye. Tümü suçlu. Ama hesap soran yok. Zira; İktidar, hiçbir zaman hata kabul etmiyor. Kusuru hep başkalarına (daha ziyade muhalefete) atıyor. AKP döneminde, 24 Büyük FACİA yaşadık. 55.782 kardeşimizi kaybettik. Hiç istifa yok. Hiçbirinde sorumluluk üstlenilmemiş. Ciddi olarak, kimse cezalandırılmamış.   -Otel bölgelerinde; itfaiye ve sağlık teşkilatları yok. Yangın tedbirleri yok veya çok eksik. Aksine; tehlikeyi daha da arttıran hatalar (yangın merdivenleri, duman sensörleri, aydınlatma sistemi, alarm sistemleri, kullanılan halılar ve perdeler, pencere sistemleri, vs.)çok fazla. Ama; Ne ruhsat verirken, ne de sonra ciddi bir denetim yapılmıyor. Ne fecidir ki, birçoğu da ruhsatsız durumda çalışabiliyor. Her tarafta, bir bozuk düzendir gidiyor. Bu arada; partizanlık, denetimsizlik ve rüşvet çarkı da, dönüp duruyor.   -Peki; Uludağ, Kayseri, Ilgaz, Erzurum, Uzungöl, Ayder, vb. turizm merkezlerinde gerekli tedbirler alınmış mıdır? Yangın, kurtarma, sağlık imkânları mevcut yurtlar, mudur? Hatta; Tüm okullar, hastaneler, kamu binaları, AVM’ler, vb. denetlenmekte midirler? Gerekli tedbirlere sahip midirler?   -Aynı durum, madenler için de geçerlidir. Kaç maden, ruhsatsız olarak çalışmaktadır? Madenlerin tümünde ciddi bir denetim var mıdır? (Olmadığını görüyoruz.)   -Niçin; Meslek Odaları, üniversiteler, sigorta şirketleri, vb. ile iş birliği yapılmamaktadır?   -Niçin; iktidar, tayinle gelen bakanların hatalarına, kamu mallarına çökmelerine (okul sahibi, Milli Eğitim Bakanı'na; Otel sahibi Turizm Bakanına; Kendi bakanlığına, pahalı mal satan Ticaret Bakanı'na; vb.) göz yummaktadır?   -Fakir fukaranın sırtına zam yüklemekten başka bir icraatı olmayan; Başarısız Maliye Bakanına, daha ne kadar sabredilecektir? Başarı masalları anlatmasına göz yumulacaktır? İsraflar, zararlar, haksızlıklar, ne zaman sona erecektir? Bakınız:   1-Türk-Şeker'in Çarşamba'daki fabrikası, 13 yıldır çalıştırılmadı. Ama, çalışmadan,138 kişiye, maaş ödendi. Şimdi; Güya, MKE'ye devrediliyor. Ancak, arsasının büyük bölümünün, rantiyelere aktarılacağı söylentisi var. İlaveten, elektrikli traktör imalatı yapılacak diye 246 Milyon TL zarar edilmiştir. 2-TMO'nun, 22 bankaya, 90 Milyar TL borcu var. Niçin? 544 ihalenin, 516’sı pazarlık usulü ile yapılmış. Rekabet ortamı sağlanmamış. 3-Gıdada; yoğun bir şekilde; Pestisit, Alfatoksin, Salmonella, vb. tehlikesi var. İhraç edilen mallar geri dönüyor ve bize yediriliyor. Tarım ve Sağlık Bakanı, inandırıcı olamıyor. Neticede, Dış Ticaret açığı; 82 milyar, 165 milyon Dolar oluyor. 4-Bütçe Açığı, (7 Trilyon, 304 Milyar, 863 Milyon TL vergi toplanmasına rağmen) 2 Trilyon, 106 Milyar TL açık vermiştir. İsraf ve yandaşlara aktarma astronomik boyutlardadır. Tutmayan garantilere, 741.963.995 Euro ve 581.809.000 dolar ödenmiştir. 5-Borsada, küçük yatırımcının payı, %2,1 den-%1,4’e inmiştir. %83’ü, 20 Bin kişinin elindedir.2024 yılında, işçiler 888 Milyar TL., İşverenler ise 890 Milyar TL. vergi ödemiştir? Araç satışlarından 860.-Milyar TL. vergi alınmıştır. Hazinenin borcu, 9,2 Trilyon TL’ye yükselmiştir. Türkiye'de 28.- Dolar milyarderi vardır. 1,8/milyoner mudi mevcuttur. Ve halâ; Başarı masalları anlatılmaktadır...