Gelin sanatla buluşalım…

Evet çok yorgunuz, haksızlık, eşitsizlik, geçinememe, pazarın, marketin fiyatları… Doğalgaz, elektrik faturaları iflahımızı kesmiş durumda… Ama umutsuzluk yok! Yine nefes olacak bir program sanata dair ilgililerine… Ve tam anlamıyla da nefes olacak nitelikte Ankara’da olanlar için… Türkiye’nin en seçkin 55 sanatçısının eserlerinden oluşan “Ruhun Rüyası” adlı karma sergi… Büyük bir sanat şöleni diyebiliriz bizleri bekleyen… Sergi özel, katılan isimler özel… Sanatın hocaları Devrim Erbil, Süleyman Saim Tekcan’ın müzelerinden eşsiz eserleri Başkentlilere sunulacak… Ve daha niceleri… Hem gözlerimize hem de ruhumuza iyi gelecek sanat eserleri İstanbul’dan çoktan vagonlarla geldi ve Çankaya’da Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde büyük bir özenle yerlerine konuldu… Emek emek hazırlandı sanatseverler için salon… İz bırakacağı şüphesiz olan karma sergi sadece gözlerimizi değil, ruhumuzu da besleyecek. Serginin sanatçıları 15 Şubat’ta eserleri gibi sanat treni ile İstanbul'dan Ankara'ya doğru yola çıkacak… Biraz da sanat çıkarmasını yapanların kimler olduğuna değinelim… Ruhun Rüyası sergisi Art Folio Art Project koordinatörlüğünde ve Erkan Doğanay’ın küratörlüğünde çalışmalarını sürdürüyor… Ankara Kent Konseyi, Ankara Kültür Sanat Meclisi, Devrim Erbil Kültür ve Sanat Vakfı ve Süleyman Saim Tekcan’ın kurucusu olduğu İMOGA Müzesi serginin destekçileri arasında bulunuyor. Sergiye neden Ruhun Rüyası dendiği konusuna da değinelim. Serginin küratörü Erkan Doğanay; “Bu başlık Albrecht Dürer’in‘Emeğin Ruhunun Rüyası’adlı dört resim çalışmasından referans almakta. Sergi temelde ‘sanat emeği’ kavramı üzerine kurgulanıyor. Bahsi geçen seriyi Dürer öğrencileri için eğitici sanatsal üretim örnekleri olarak hazırlamıştı. Günümüz dünyasında her şeyin hızlı bir fastfood algısıyla tüketildiği dikkate alındığında, teknolojik gelişmelerle birlikte sosyal medya alanlarının popüler imaj tüketim sahasına dönüşmesi, kimi sanat disiplinlerinin de bu sürece dahil edilerek üretim süreçlerinin göz ardı edilmesi o yapıtları da tüketim nesnesine dönüştürerek sıradanlaştırmakta. Oysa sanat emeği, yaratıcı sürecin özünü oluşturur. Sanat, sadece yetenekle değil, aynı zamanda zaman, çaba ve derin bir düşünsel süreçle ortaya çıkar. Bir eserin arkasında, sanatçının yıllarca geliştirdiği beceriler, duyguları, deneyimleri ve bazen de toplumsal bir mesaj bulunur.” Diyor. Özellikle günümüzde, dijitalleşme ve yapay zekânın gelişmesiyle birlikte sanat emeğinin nasıl değerlendirileceği konusunda yeni tartışmalar doğduğuna da değinen Doğanay, “Ancak ne kadar teknoloji ilerlerse ilerlesin, insanın iç dünyasını, duygularını ve özgün bakış açısını yansıtan sanat, her zaman büyük bir değer taşıyacaktır.” Diye ifade ediyor. Ruhun Rüyası sanatçıları ise şu isimlerden oluşuyor: Adem Genç, Ahmet Oran, Ahmet Yeşil, Alp Tamer Ulukılıç, Altan Çelem, Bahar Kocaman,  Balkan Naci İslimyeli, Burçin Erdi, Bünyamin Özgültekin, Deniz Pireci, Devabil Kara, Devrim Erbil, Ebru Yılmaz Çakmak, Eda Taşlı, Elifko, Ekrem Yalçındağ, Emre Yusufi, Ercan Ayçiçek, Ergin İnan, Esra Şatıroğlu, Fevzi Karakoç, Gülgün Başarır, Gülten İmamoğlu, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, Habip Aydoğdu, Hakan Gürsoytrak, Hayati Misman, İlke Kutlay, İrfan Okan, İrfan Önürmen, Kazım Karakaya, Kemal Tufan, Mahir Güven, Mahmut Celayir, Mahmut Karatoprak, Mehmet Aksoy, Mert Ege Köse, Mustafa Özel, Mustafa Pilevneli, Nazan Azeri, Nevhiz Tanyeli, Onay Akbaş, Özgür Korkmazgil, Raziye Kubat, Saim Erken, Selahattin Kara, Selahattin Yıldırım, Selçuk Yılmaz, Sezai Özdemir, Süleyman Saim Tekcan , Şenol Yorozlu, Temur Köran, Yalçın Gökçebağ, Zahit Büyükişliyen, Zeynep Özdemir. Bize de bu sergiye gitmek düşüyor… Haydi sanat şölenine, umutları yeşertmeye…