Gazeteci Yazar Murat Kışlalı, GÖZLEM’in ülke gündeminin başında gelen olay ve gelişmelerle ilgili sorularını cevapladı.
GÖZLEM – Papa’nın “sebebi anlaşılmayan” İstanbul - İznik ziyaretini nasıl değerlendiriyorsunuz?
K – Papa’nın Türkiye ziyareti 27-30 Kasım tarihlerinde gerçekleşti. Bu tarih, İznik’te İncilleri birleştiren konsülün – Hristiyan kiliseleri toplantısının 1700. yılına denk geliyordu. Ancak bu tarihin bir başka önemi de 27 Kasım 1095’de, yani 930 yıl önce yine İznik’te, Clermont Konsülü’nün “kutsal toprakları kurtarmak için herkesi savaşa çağırarak” 200 yıl sürecek Haçlı Seferleri’ni başlattığı tarih olması. Haçlı seferleri boyunca Türkler ve diğer Müslümanlar ciddi kayıplar verdi. Papa’nın tam da bu tarihte, Türkiye’nin yasal idaresi altında olan Fener Patriği 1. Bartholomeos ile birlikte ayin yapmasını ben Türkiye’ye karşı da bir çıkış olarak yorumluyorum. Dini yanıyla övünen ve bunu her fırsatta kullanan Erdoğan’ın Hristiyanların bu “güç gösterisine” müsaade etmesi, bana göre bu süreci “dünya lideri” algısını güçlendiren önemli bir “şov ve propaganda malzemesi” olarak kullanmak istemesinden kaynaklanıyor. Süreç Fener Patriği’nin son ABD ziyaretinde Trump ile görüşüp, Ruhban Okulu’nun yeniden açılması için destek istemesi ile başladı. Burada ABD, Ortodoks dünyası üzerinde etkili olan Rus Ortodoks Kilisesi’ne karşı Fener Patrikhanesini kullanmak ve ABD yanlısı gözüken Papa ile Katolikler; Fener Patriği ile de Ortodokslar üzerinde etki oluşturmak istiyor. Papa’nın Türkiye ziyaretinde verdiği mesajlar dünya barışı ve farklı inançların bir arada yaşamaları üzerineydi. Düşünüldüğünde bu açıdan da ziyaret, Rusya’ya karşı ABD propagandasının bir parçası olarak tezahür etti. Trump’ın Erdoğan nezdindeki ağırlığı ve Papa’nın desteğiyle; Fener Patrikhanesi, Atatürk’ün belirlediği, Türk hukukuna, yasalarına bağlı bir Türk kurumu kimliğinden çıkarılıp adeta “özerk” ülkeler üzeri bir yapıya kavuşturulmak isteniyor. Papa’nın Anıtkabir ziyareti mesajında Atatürk’ten bahsetmeyip O’na hitap etmemesi bana göre bu niyetini açık eden bir gösterge.
GÖZLEM – Papa’nın ziyareti ve “Irak Kürdistan Bölgesi eski Başkanı” Mesud Barzani’nin Şırnak ziyareti sırasında korumalarının “bayraklı - üniformalı ve silahlı” görüntüleri, MHP ile AKP arasındaki süregelen mevcut anlaşmazlıklara “güncel ve önemli” halkalar ekledi. Kulislerde, MHP’nin zirvesinden gelen sert tepkilere bakılarak “ittifakta yol ayrımı” ve “AKP’de milliyetçi tabanı kaybetme kaygısı belirgin biçimde artıyor” değerlendirmeleri yapılıyor, görüşünüz?
K – AKP ve MHP’de milliyetçi tabanı kaybetme kaygısı, hafta içinde yapılan Komisyon toplantısında, Apo ziyaretinin tutanaklarının açıklanmayıp üstünkörü bir özet okunmasından da bir kez daha anlaşıldı. Papa’nın Fener Patriği ile “şovu” tabii ki Türkiye’de, ne olursa olsun bağımsızlık yanlısı olan çoğunluğu muhalif muhafazakar çevreler ile milliyetçi çevrelerde tepki gördü. Ancak Cumhur İttifakı’nın sınırlı entellektüel çevrelerinde az da olsa konuşulan bu tepkiler, tabanda etkili değil ve tavanda da bu konu üzerinden “ittifakta yol ayrımı”na gidecek emareler gözükmüyor. Öte yandan Cumhur İttifakı tarafları, sanki kendisi iktidarda değilmiş gibi Mesud Barzani’nin Şırnak’ta komando kıyafetli, uzun namlulu fedaileriyle beraber “boy göstermesi”ne beraberce büyük tepki verdiler. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Akış “Tören subayı/yaveri dışında korumaları asla askeri üniforma giyemez ve tabanca dışında uzun namlulu silah ile görevini ifa edemez” derken, diğer Başdanışman Oktay Saral da “Türk topraklarında yabancı kişilerin askeri üniforma ve uzun namlulu silahlarla dolaştığı görüntüler, yalnızca teamüllere değil, devletimizin köklü itibarına da gölge düşürür” diye konuştu. Devlet Bahçeli de bu durumu “Tek kelimeyle rezalettir” diye değerlendirdi. Hadi diyelim Devlet Bey icraattan biraz uzakta, Cumhurbaşkanlığı’nın yasadışı bu durumdan ülkeye girişte haberdar olmaması nasıl açıklanacak? Barzani’nin Türkiye’ye Erdoğan’ın haberi olmadan gelmiş olmasına herhalde imkân yok. Bu korumaların bu silah ve tavırlarla Türkiye’ye girip gövde gösterisi yapmasına; davetler yapılırken, sınırdan geçerken, hatta İçişleri Bakan yardımcısı bizzat Barzani’nin yanında oturup ona “hoş geldiniz” diye karşılarken nasıl göz yumuldu? İzin verildi? Barzani’nin şovunun yeni açılım ve Apo’ya af sürecini güçlendirmek için yapıldığını, ayarlandığını düşünüyorum. Öyle olmasa olayın üzerinden neredeyse bir hafta geçmesine karşın İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin sorumluları bulamaması, olayın nasıl gerçekleştiğini çözememesi mümkün mü? Meclis’in 40 bin kişinin ölümünden sorumlu Apo’nun ayağına gittiği bir süreçte, Apo’nun uzantıları da uzun menzilli tüfeklerle, Kürt bayraklarıyla Türk topraklarında gövde gösterisi yaparlar.
GÖZLEM – CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Güngören'de yaptığı mitingde bir yurttaşın "Pijamamı çıkarttım geldim" yazılı pankartını okuyarak, teşekkür etti. O yurttaş da “Güngören'de ikamet ettiğini ve önce hiçbir siyasi mitinge katılmadığını, Özgür Özel'in Pijamalarınızı çıkartıp mitinglere katılın" çağrısından etkilenerek mitinge katıldığını ifade etti. Bu olumlu etkiyi nasıl değerlendiriyorsunuz?
K – Özel, Genel Başkanlığa bir kez daha seçildiği Kurultay sonrası Nefes’ten Deniz Zeyrek’e gelecek dönemi “İktidara yürüyoruz ve bunu halkımıza göstereceğiz. Halka ‘Sorunlarınızı biz çözeceğiz’ diyeceğiz... Halkımız somut vaatler bekliyor. Biz de üç ay içinde hükümet programımızı hazırlayacağız. Bu zaman diliminde sekiz ayrı başlıkta somut vaatlerimizi duyuracağız... 2 milyon üyemize, bunların anlatılması için görev tarif edeceğiz” diye anlattı. Tabii bir taraftan kendisine “Niçin bu kadar geciktiniz? Somut vaatleri tespit edip anlatmada niye bu kadar yavaş kaldınız?” diye sormak gerekiyor. Çünkü bu vaatler hâlâ kamuoyu yoklamalarında “birinci parti” konumunda olan “kararsızları” CHP saflarına çekmek, ikna etmek için çok önemliydi. Ama bu sözleri, Özel’in “pijamasını çıkartıp gelen” seçmen kadar, CHP’nin kazanmak zorunda olduğu “kararsız” seçmeni ne kadar önemsediğini göstermesi açısından çok önemli buluyorum. Umarım bu çaba sahaya da yansır.
GÖZLEM – TÜİK, aylık enflasyonu yüzde 0,87 ile son 2.5 yılın en düşük seviyesinde açıkladı. TÜİK’e göre gıda fiyatlarındaki artışların bu kadar gündemde olduğu bir dönemde aylık gıda ve alkolsüz içeceklerin fiyatı yüzde 0,69 düştü. Nasıl olur?
K – Tarımın yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 12,7 daraldığı bir dönemde gıda fiyatlarının düştüğüne kimse inanmıyor. Zaten TÜİK, enflasyondaki artışın hızlandığı Haziran 2022’den itibaren, enflasyona esas 400’ün üzerindeki ürünün fiyatını kamuoyu ile paylaşmayı bırakıp bunun yerine sadece “ürün grupları endeks değişimini” açıklamaya başladıktan sonra inanılırlığını iyice yitirdi. Kasım ayı enflasyonu ENAG’a göre yüzde 2,13, İTO’ya göre yüzde 1,19. TÜİK’in enflasyon rakamları sonrası Merkez Bankası’nın faizleri düşürmeye devam etmesinin hatta hızlanmasının da önü açıldı. Ayrıca enflasyonun düşük gösteriliyor olması asgari ücretten, emekli maaşlarına yeni yıldaki zamların da daha düşük belirlenmesi için bir gerekçe olacak.
GÖZLEM – Trendyol Süper Lig’in 14. haftasında Kadıköy’de oynanan ve 1-1 sona eren Fenerbahçe – Galatasaray derbisinin 90+5. dakikasında Fenerbahçe’nin Kolombiyalı golcüsü Jhon Duran, attığı gol sonrası yaptığı sevinç hareketiyle sosyal medyada ve spor camiasında gündem oldu. Bu hareket nedeniyle Galatasaray yönetimi, Anadolu Adliyesi’ne John Duran hakkında “taciz ve teşhircilik suçlaması” ile suç duyurusunda bulundu. Bu tabloya ve tartışmalara rağmen Türkiye Futbol Federasyonu John Duran’ı PFDK’ya sevk etmedi. Görüşünüz?
K – Çok büyük bir çifte standart. Beşiktaş’da Pascal Nouma’nın Fenerbahçe derbisinde yaptığı “tombala” hareketi sonrası aldığı 7 aylık ceza Türkiye kariyerini bitirmişti. Bu ceza yıllardır konuşuluyor. Geçen yıl kendisine atılan şişelere karşı Ankaragücü taraftarına organını tutarak cevap vermesi sonucu Icardi’ye de 1 maç ceza verilmişti. Burada Duran, bu iki oyuncunun da ötesinde erkeklik organını uyarılmış halde seyirciye sallıyor. Ceza almak için çıkartması mı gerekirdi?
Fener Rum Patrikhanesi “özerk” yapıya kavuşturulmak isteniyor
Fener Rum Patrikhanesi “özerk” yapıya kavuşturulmak isteniyor
Paylaş: