.
Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

Dolar milyonerleri artışında rekor

Okuma Süresi: 3 Dakika
Toplam Okunma: hesaplanıyor...
Dolar milyonerleri artışında rekor
Dolar milyonerleri artışında rekor
Paylaş:
İsviçre merkezli finans kuruluşu UBS’nin 2024 verilerine göre hazırlanan“Küresel Servet Raporu” açıklandı. Bu rapora göre geçen yıl dolar milyoner sayısı oransal olarak en çok artan ülke %8,4 ile Türkiye oldu. Rapora göre ülkemizde 68.000 milyoneri mevcut. Dünya genelinde %1,2 artışı ile 684 bin kişi geçen yıl dolar milyoneri oldu. Türkiye'de 10 milyon dolardan fazla serveti olan kişi sayısı 6.000'i aştı. Rapordaki tespitlere göre ülkemizde geçen yıl kişi başı servet %35'ten fazla artış gösterdi. Enflasyondan arındırıldığında bu oran %14,6'lık bir düşüşe işaret ediyor. Medyan servette ise ülkemizde geçen yıl %21 düşüş gerçekleşti. Dolar milyoner sayısının artışında Türkiye'yi %5,8 artış oranıyla Birleşik Arap Emirlikleri izledi, ardından Rusya takip etti. Dünyada dolar milyoneri sayısında ABD 24 milyonla birinci sırada. Daha sonra 6.3 milyonla Çin, 3 milyon civarında sayısıyla Fransa geliyor. Gelir eşitsizliğini gösteren GİNİ katsayısında en kötü ülke Brezilya olurken ülkemiz en kötü listesinde 9. sırada.
Türkiye'deki servetlerin içinde finansal varlıkların oranı %30 civarında. Daha çok gayrimenkul gibi varlıklar ilk sıralarda. Ayrıca ülkemizde borç oranları da oldukça düşük seviyelerde. Ülkemizde makroekonomik dengelerin sürekli problemleri (yüksek enflasyon, döviz kuru çalkantıları, cari açık, yüksek bütçe açığı, düşük verimlilik, düşük teknoloji, düşük katma değerli üretim ve ihracat, rekabet sınırlılığı gibi) yoğun bir biçimde artış gösterirken dolar milyoner sayısının rekor seviyede artışı, ülkemizdeki gelir ve servet dağılımındaki vahşi nitelikte adaletsizlikten kaynaklanıyor. Son 4-5 yılda izlenen ekonomik programlar zengini daha zengin fakiri daha fakir yapan bir yapıya büründü. Dolayısıyla dolar milyoner sayısının artışı toplumsal refahın artışı anlamına gelmiyor. Türkiye OECD ülkeleri arasında gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülke. Ülkemiz Latin Amerika ve Afrika ülkeleri ile aynı ligde. Artık vahşi kapitalizmin uygulandığı ABD’den, Meksika’dan bile daha eşitsiz bir ülke haline geldik. (Informal economy. Income Inquality, GİNİ index 2021-2023, Türkiye 44.4) Son 20 yılda ekonominin başlıca itici gücü haline gelen gayrimenkul ve inşaat sektörü on binlerce yeni milyonerlerin oluşmasında önemli rol oynadı. Özellikle 2021 sonrası ülkenin içine düştüğü döviz açığı ve yüksek enflasyonun önlenmesi için izlenen “Yüksek Faiz” ve “Düşük Döviz Kuru” politikası servet sahibi azınlığın servetlerinde çok yüksek artışlar yarattı. Kamu altyapı yatırımları ve ihalelerinde izlenen yap-işlet-devret yöntemleri çok küçük bir azınlığın zenginliklerini arttırma sonucunu doğurdu. UBS'nin 15. 2023 yılı“Global Servet Raporu”nda şu belirleme oldukça ilginç. 2023-2028 döneminde Türkiye, Tayvan'ın arkasından ABD doları cinsinden milyoner sayısının en fazla artması (%43oranında) beklenen ikinci ülke oldu. UBS en dramatik gelişme olarak “2008 mali krizinden bu yana Türkiye’de yetişkin başına düşen ortalama servetin yerel para cinsinden %1708 oranında arttığı olgusu”nu göstermektedir.
OECD’nin hazırladığı “Vergileme ve Eşitsizlik” raporunda eşitsizliğin azaltılmasında etkili olabilecek vergi politikaları değerlendirilmektedir. Raporda gelir vergisindeki “artan oranlılık” gelir ve servet eşitsizliğin azaltılması için önemli bir araç olarak tanımlanıyor. Servet vergisinin genel olarak çok az ülkede uygulandığı belirtilerek 90'lı yıllara kadar 12 civarında OECD üyesi ülkede uygulanırken bugün bu sayı sadece 4 ülkeye inmiş durumda. Zenginlerin gelirlerinin büyük kısmı sermaye kaynaklı. Bu tür gelirlerin vergi oranları diğer kesimlere göre %20-30 civarında daha düşük efektif vergi oranlarına sahip. Bu nedenle bu tür eşitsizliği azaltacak vergi politikalarını ve kayıt dışı ekonomiyi ve istihdamı azaltmayı esas alan bir vergi reformuna şiddetle ihtiyaç var. (A.Feridun Güngör Ultra zenginlerin vergilendirilmesi mümkün mü? Linkedin)
TÜİK’in açıkladığı 2024 yılı gelir dağılımı istatistiğine göre en yüksek %20'lik gelir grubunun toplam gelirden aldığı pay %48,1 olurken en düşük gelire sahip%20'lik grubun payı %6,3 oldu. Ekonomik eşitsizlik, toplumsal ve sosyolojik bir sorundur. Çünkü ekonomide verimliliği azaltır, risk alma ve servet edinme isteğini köreltir. Sendikal gelişmenin azaltılması gelir eşitsizliğini arttırmıştır. Ülkemizdeki yoksulluk oranı 2024 yılı sonuçlarına göre %13,7 oldu. Emeğin kaybettiğini sermaye alıyor. Ülkemizde yoksulluk en çok kadınlarımız ve çocuklarımızı etkiliyor. Adaletsiz gelir dağılımını düzeltici yönde uzun süredir hiçbir tedbir alınmıyor. Aşırı zengin az bir nüfus ile aşırı fakir yoğun bir nüfus yapısı toplumsal yozlaşmaya yol açar. Orta sınıfı çöken, gelir, eğitim ve insani kalkınma endekslerinde geriye düşen toplumun en az alt gelirli yoğun kesimlerine, en üst yüksek gelirli kesimlerinden gelir ve servet transferi yapılması için gerekli önlemlerin alınmasında aciliyet var.