Bundan daha doğal ne olabilir? Çıkar nerede ise ordayız. Aptal olduğumuzdan da, çıkarın olduğunu sandığımız yerde olmadığını sonradan anlıyoruz.
Bu kadar basit mi? Bu kadar basit.
Demokrasi? Seçim? Tabii bir kral veya mutlak lider tarafından yönetilmekten daha iyi. Nasıl seçeceğiz?
Yörede tanınmış ve işveren konumunda bir insan var. Şoförü, sekreteri var, güzel de konuşuyor. Veya başarılı bir avukat var. Onları mı seçeceğiz yoksa bisiklet ile dolaşan, ayakkabısının arkasına basan basit bir vatandaşı mı? Fikirleri? Güven? Fikirlerini tam olarak anlamak için yeter vakit yok. Vakit her zaman az. Her seçmen kendi derdinde. Okul var. Çocuklar var. Hastalık var. Mahsulü sulamak var. Pompa tamiri var. Borç var. İş arama var. Yemek yapmak var. Bulaşık var. Adaylar arasından birisini seçeceğiz. En iyisi tanıdığımız birisini seçmek. Varlıklı olursa başarılı olmuş demektir. Kimin dürüst olduğunu nasıl anlayacaksın? Ruhun bile duymaz.
Büyük çoğunluk iyi niyetli. En kârlı işe girmek istiyor. Uyuşturucunun kötü olduğunu anlamış. Eh, silah da kötü ama bana kullanılmazsa bana ne?
Koskoca Çin afyon ile çöktü. Koskoca Amerika uyuşturucu ile çöküyor.
ABD’de her yörede bir silah sanayii veya silah yan sanayii var. Ben birinde çalışıyorum. Benim fabrikam vatanı korumak için çalışıyor. Emekli olunca düşünürüm. Türkiye’de silah sanayii artık tüm dünyada olduğu gibi hızla gelişiyor.
Seçim var. Kimi seçiyorsun? Tanıdığını. Tanıdığın kim? Sana tanıtılan. Tanıtım için para gerek.
ABD’deki sistem bu. Sonunda çıkar sistemi. Ve olay bu kadar basit. Silah sanayii ve yan sanayii lideri belirliyor. Silah sanayii ile iç içe bir İsrail lobisi var yani parayı veren düdüğü çalar. Kimin ekmeğini yersem onun kılıcını sallarım onun şarkısını söylerim.
Sonunda Netenyahu gelince 58 (Ellisekiz!) kez ayakta alkışlayan bir seçilmişler grubu oluyor parlamentoda. Bunlardan biri Ted Cruz. Adam İran’ın nüfusunu bilmiyor. Ama İran bombalansın, rejim değişikliği olsun diye çalışıyor. Tucker ile konuşması yayınlanmasa başkan olmak hırsı olan bir politikacı. Artık olamaz da savaş yanlısı necip demokrat senatörlerin çoğu ile doğrusu ben konuşsam yarım saatte sıkıntıdan kaçarım. Seviye bu. Orada da bu, burada da! Almanya’da da, İngiltere’de de!
Gençken bu insanların, hacı hoca olanların, değerli, namuslu olduklarını düşünürdüm. Değerli olanlar var tabii ama hep azınlık. Yukarıdaki şema hep geçerli. Parayı veren düdüğü çalar. Kimin ekmeğini yersem onun kılıcını sallarım, onun şarkısını söylerim. Namussuzluk yaptıklarının farkında bile değil çoğu. Çok az insan ötesini düşünür. Onları da kimse dinlemez zaten. Azınlık olmak böyle bir şey. İnsan sadece yontulmaz, bilenir de!
Çıkara yönelik yaşam
Çıkara yönelik yaşam
Paylaş: