.
Ekonomik Göstergeler
Dolar
29.84 ₺
Euro
32.45 ₺
GBP
1.124 ₺
JPY
7.842
Ana Sayfa
Gündem
Spor
Köşe Yazıları
Podcast

Bir Anadolu bilgesi: Metin Sözen

Okuma Süresi: 4 Dakika
Toplam Okunma: hesaplanıyor...
Bir Anadolu bilgesi: Metin Sözen
Bir Anadolu bilgesi: Metin Sözen
Paylaş:
Yüce bir Anadolu Bilgesi 89 yaşında aramızdan ayrıldı. Prof. Dr. Metin Sözen yalnızca Anadolu değerleriyle öğrencilerini eğiten bir hoca değildi. Onun çok ötesinde bu toprakların binlerce yıllık tarihini yapılarıyla, kültürüyle, yaşam tarzıyla korumaya ömrünü adamış yiğit bir kültür savaşçısıydı. Büyük bir hafıza kütüphanesini beraberinde götürdü ama geride kalan bizlere, Anadolu sevdalılarına çok zengin bir bilgi mirası bıraktı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Mahir Polat’ın dediği gibi “hocam, Divriği'nin taşlarında, Kemaliye'nin sokaklarında, Erzincan'ın avlularında, Safranbolu'nun ahşabında, Tire'nin çarşısında, Birgi'nin gölgesinde, Sille'nin duvarlarında, Niksar'da, Arapgir'de, Kayseri'de Amasya'da, Tokat'ta, Mardin'de, Antalya Kaleiçi'nde, Tarsus'ta… Hep oradaydınız. Her detayda, Türkiye'nin asıl değerlerine gösterdiğiniz sadık inanç vardı.”
Anılarını kaleme aldığı “YAŞAMI PAYLAŞMAK” başlıklı kitapta (ÇEKÜL yayını, 2021) ailesinin Anadolu Beyliklerinden ‘Dülkadiroğulları’na dayandığını, babasının Devlet Meteoroloji Genel Müdürlüğündeki görevi dolayısıyla Anadolu’nun dört bir yanında yaşadıklarını belirterek şöyle der: “Nitekim ben, 1936 yılının Mayıs’ında Elazığ’dan Harput’a çıkan yolda, Havuzlu Köşkte doğmuşum.”

Safranbolu Dönüm Noktası
Prof. Dr. Metin Sözen aydınlar arasında korumacılık bilincini geliştirmek isteyenler arasında yalnız değildi elbette. Prof. Dr. Doğan Kuban, Nezih Eldem, Çelik Gülersoy, Selçuk Erez, Necati İnceoğlu, Oktay Ekinci gibi isimleri de saygıyla anıyoruz. Ancak O masa başı insanı olmadı hiç; hep koşturdu, örgütler oluşturdu, gönüllüleri örgütledi, insanları korumaya yönlendirdi.
Yönetim Kurulunda olduğu ‘İstanbul Teknik Üniversitesi Tarihi Restorasyon Enstitüsü’ 1970’li yıllarda tüm dünyada gelişmeye başlayan kültürel korumacılık dalgasının Türkiye’deki bir yansıması oldu. Avrupa Konseyi 1975 yılını “Avrupa Mimari Miras” yılı ilan etti. Bu tarihte ülkemizde Safranbolu korumanın başkenti oldu adeta. Metin Sözen’in öncülüğünde 1975 sonbaharında düzenlenen “Safranbolu Mimarlık Değerleri ve Folkloru” haftası bir dönüm noktası oldu. Öyle ki Safranbolu 1994 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine kabul edildi. İki otobüsle yapılan ilk ziyaretten söz ederken Zeynep Oral şöyle diyor: “O güzelim evlerde yaşayan güzelim insanlar koruma bilincine sahipti ve bunda Metin Sözen’in azmi, inadı, sevdası, bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjisi en önemli etkendi.”
Ardından 1990 yılının son günlerinde “Doğa ve Kültürle Varız” sloganıyla kurulan “ÇEKÜL” (Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı) gelir. Ülkenin dört bir yanına ulaşan ÇEKÜL Gönüllüleri, yalnızca yapıların korunmasında değil somut olmayan kültürel değerlerimizin korunması gerektiği bilincini de yaygınlaştırdı.
Sözü Metin Sözen’e bırakayım: “ÇEKÜL’ün amaçları doğrultusunda çaba gösteren herkes, öncelikle bu gündemin değişmesini, ‘çevre’ ve ‘kültür’ ağırlıklı yeni bir gündemin ülkemizde egemen olmasını istemektedir.”
“7 Ağaç Ormanları” gibi projelerle kendi gücüne dayanma ilkesini esas alan ÇEKÜL, Bakanlıklar, Valilikler ile KAMU, Yerel Yönetimler ile YEREL, Meslek Odaları, korumaya duyarlı şirket ve kişilerle ÖZEL işbirliğini hayata geçirdi. Solcu bir ruha sahip olsa da Metin hoca hiçbir zaman sekter, içe kapalı bir yaklaşım göstermedi. En geniş çevreleri kapsama anlayışı onu “Tarihi Kentler Birliği” (TKB)kuruluşuna yöneltti.

Tarihi Kentler Birliği
2000 yılında zamanın Bursa Belediye Başkanı Erdoğan Bilenser öncülüğünde 52 üye ile kurulan TKB, Metin hocanın kucaklayıcı yaklaşımıyla 500’ü aşkın yerel yönetimin yer aldığı bir büyüklüğe erişti. TKB sayesinde kadim Anadolu’nun yalnızca yapıları, çeşmeleri, sokakları şenlenmedi; yeme-içme, halı, giysi, işleme, çarşı yaşamı gibi somut olmayan değerlerimiz de koruma altına alındı.
Ödemiş-Birgi, çaba gösterilirse koruma anlayışının halk tarafından benimsenmesinin tipik örneğidir. Rahmetli Emin Başaranbilek öncülüğündeki Çekül gönüllülerinin oluşturduğu Çekül evine, tarihimizin en eski yerleşiminin korunmasına, başlangıçta halk sıcak bakmıyor, tarihi evlerinin yıkılmasını istiyordu. TKB desteği ve zamanın belde başkanı Cumhur Şener’in de çabalarıyla Birgi bugün en çok ziyaret edilen, tarihi evlerin restore edilmesiyle güzelleşen bir yaşam alanına dönüştü.
Konak Belediye Başkanı olduğum ilk zamanlarda Metin Hoca, yanında yönetim kurulu üyesi mimar Faruk Göksu ile Kemeraltı’nı dolaşmak istedi. Bu gezi sonunda, Arap Fırını sokağı olarak da bilinen 442 Sokağı ilk ele alınması gereken yer olarak önermişti. Şu işe bakın ki, göreve başlar başlamaz şimdi kreş olarak hizmet veren Ayla Ökmen’in bağışladığı binayı restore ettik. Daha sonra TARKEM de aynı sokakta 3 binayı kurtardı. Böylesine ileri görüşlü bir kişiydi Metin Hoca.

Ödüller
TBMM Başkanlığı Hizmet Ödülü, Kültür ve Turizm Bakanlığı Koruma Onur Ödülü, Ağa Han Uluslararası Mimarlık Ödülü gibi birçok ödülün de sahibi olan Anadolu Bilgesi Prof. Dr. Metin Sözen’in anılarının son cümleleriyle bitireyim yazımı:
“Sürekli olumsuzluğa gündem oluşturduğum sanılmasın sakın. O zaman ‘yaşamı paylaştığım’ insanların varlığını göz ardı etmiş olurum. Onlar her koşulda doğruları aramayı bildiler ve gösterdiler. Çünkü bizler umutsuz her günde umudu aradık. Ömrümüzün kalan kısa döneminde geride bıraktıklarımızı canlı tutarak, yaşamımızı kalıcı değerlerle donatma görevimizi sürdüreceğiz. Anılarımızın ‘sınırlı mutlu günlerini’ unutmayacağız… Biliyoruz ki dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!”
NOT: Okuyucularımızı büyük Cumhuriyet çınarının anısına ÇEKÜL’ün ‘7 Ağaç Ormanları’na katkıya çağırırım!