Moraller bozulmasın (1)

Mahalli idare seçimlerinden önceki yazımda, başkan adaylarının çok fazla vaatte bulunduklarını, ancak seçimi kazanırlarsa, borç yükü altında ezilen, kasaları bomboş, müflis, partizanca kadroları şişirilmiş belediyeler devir alacaklarını, maaş ve ücretleri bile ödeyemeyeceklerini yazmıştım.

-Maalesef haklı çıktım. AKP’li başkanların ne kadar müsrif, sorumsuz, lüks ve şatafat düşünü, halktan kopuk, hesap kitap bilmeyen, saçı bitmemiş yetim hakkında saygı duymayan (Yüce dinimizi devamlı istismar etmelerine rağmen) İslam’ın hiçbir özel ve güzel vasfına sahip olmayan kişiler olduğu, açıkça ortaya çıkmıştır.

-Gerçi bu tablo Ankara’ya uygun düşmektedir. Zira merkezi hükümetin ve sarayın durumu da aynıdır. İktidarı, gurur, kibir, lüks, israf, gösteriş, pervasızlık hastalıkları esir almıştır. Monaco’da ıstakoz yemeler, Rolex saatler, lüks araçlar, pahalı çantalar ve mücevherler de işin cabasıdır. En yukarıdan en aşağıya kadar, iktidar mensupları halkın çektiği sıkıntıları umursamamaktadır. Bunu açıkça ortaya koymaktan da çekinmemektedir.

-Yeni başkanlara acizane tavsiyem morallerini bozmamalarıdır.

1- Öncelikle halkın ve belediye çalışanlarının güvenini kazanmalarıdır. Dürüst ve liyakat sahibi kişilerden bir kadro kurmalıdırlar. Partizanlık ve ayrımcılık yapmayacaklarının açık, şeffaf ve dürüst icraat sergileyeceklerinin, akrabaları, yandaşları, partilileri kayırmayacaklarının, lüks, israf, gösteriş harcamalarından ve aşırı istihdamdan kaçınacaklarını, istişareye, liyakate, planlamaya, fizibiliteye önem vereceklerini, çok ciddi ve titiz biçimde tasarruf tedbirlerini uygulayacaklarını beyan etmelidirler. (Niyet hayırlı ise akıbet de hayırlı olur.)

2- Profesyonel ekiplere, belediyenin gerçek durumunu tespit ettirmemeli ve halka duyurmalıdırlar.

3- Borçların gerçek durumu ve sebebi tespit edilmeli, varsa usulsüzlükler, yargıya intikal ettirilmelidir.

4- Belediye mülklerinin sağlıklı envanteri yapılmalıdır. Cemaatlere, yandaş vakıf, derneklere, diyanete vb. yerlere yapılan tahsisler iptal edilmelidir. Kiralar rayice uygunluğu araştırılmalıdır.

5-Belediyelerin tüm gelir ve giderleri “Havuz sistemi” ile takip edilmeli, konsolide fon ve nakit akımı tabloları düzenlenmelidir. (Biz bu sayede 10 yıllık görev süremizde hiçbir gün maaş, ücret, istihkak, SSK ve muhtasar ödemelerinizi, piyasa borçlarımızı aksatmadık. Bir kuruş bile kredi almadık, faiz ödemedik.)

6- İhaleler açık ve şeffaf olmalıdır. “Yeterlilik araştırması” mutlaka yapılmalıdır. Müteahhitler iyi incelenmelidir. Kapasiteleri ve geçmiş icraatleri titiz biçimde araştırılmalıdır. İhalede gözlemci olarak belediye meclisinde üyesi olan partilerin temsilcileri yer almalıdır. İhale kapalı zarf usulü ile de yapılsa sonuç “açık pazarlık” usulü ile sağlanmalıdır. Tüm gidişat internetten yayınlanmalıdır. Yakınlara partililere iş verilmemelidir.

 

Devam edecek…