Kestelli: İzmir organik tarımda lider kent olmalı

İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, İzmir’in tarımda çok güçlü, organik tarımda ise lider kent olması gerektiğini belirterek, “Hollanda’nın laleleri değil Karaburun’un nergisleri konuşulmalı dünyada. Gıda ve gıdaya dayalı sanayide markalarımızla öne çıkmalıyız” dedi.

İTB Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer yönetiminde İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, “İzmir’de her şeyden biraz var ama hiçbir şeyden tam yok” mottosunu hatırlatarak, “İzmir olarak 10’dan fazla üniversiteye sahibiz ama başarı sıralamasında arzulanan noktada değiliz. Bir liman kentiyiz ama limanlarımız arasında bir koordinasyon ve eş güdüm bile yok. Sağlık ana temasıyla iki kez EXPO adayı olduk ancak ülkemizin önemli marka hastanelerini bile kentimize çekemiyoruz. İzmir’in bir ucunda Bergama, diğer ucunda Efes gibi iki mücevherimiz var; denizimiz, güneşimiz, koylarımız göz kamaştırıyor ama yıllardır 1,5-2 milyon turist barajında takılıp kaldık. Kent olarak köklü kulüplere ve derin bir spor kültürüne sahibiz ama sportif başarıdan çok uzağız. Artık bu realitenin ötesine geçmemiz gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

“Hollanda’nın laleleri değil, Karaburun’un nergisleri konuşulmalı”

Geleceğin İzmir’ini konuşmak gerektiğini vurgulayan Kestelli, “Tarımda çok güçlü, organik tarımda ise lider kent olmalıyız. Hollanda’nın laleleri değil Karaburun’un nergisleri konuşulmalı dünyada. Gıda ve gıdaya dayalı sanayide markalarımızla öne çıkmalıyız. Akdeniz çanağının en büyük üç liman kentinden biri haline gelmeliyiz. İlk 500’de bir değil birden çok üniversitemiz yer almalı. Yeşil turizm, gastronomi turizmi, kültür turizmi, kruvaziyer turizmi, sağlık turizmi alanında hızla büyümeliyiz. Türkiye’nin karbon ayak izini sıfırlayan ilk kenti unvanını hedeflemeliyiz. Tüm enerjimizi, yenilenebilir kaynaklardan sağlamalıyız. Yüksek teknoloji üretim ve tasarımında merkez olmalıyız. Her yıl Avrupa Kupalarında takımlarımız olmalı. Uluslararası organizasyonların çekim merkezi haline gelmeliyiz. Kentsel dönüşüm yapacaksak da bina yıkıp yerine bina dikerek değil, yollarını, parklarını, sosyal donatılarını da düşünerek mahalle mahalle planlayıp yapmalıyız. Güzel İzmir’i hak ettiği güzelliğe kavuşturmalıyız. Evet; söylediğim bazı şeyler planlama açısından zaman istiyor olabilir ama artık kaybedecek vaktimiz yok” diye konuştu.

Artan maliyetler ve artan fiyatların hem son tüketicinin hem üreticilerin hem de bu ürünlerin ticaretini yapanların belini büktüğünü söyleyen Kestelli, “Enflasyon, faiz, kur hareketlerinin bozduğu beklentiler üretimdeki sorunlarla birleşince, ürünlerin nihai tüketiciye sunulması aşamasında istikrarsız fiyatların oluşmasına neden oluyor” dedi.

“Türkiye stratejik bir ülke olarak öne çıkıyor”

Tarım ve gıda ürünlerinin siyasi ve ekonomik güç olarak kullanıldığı günümüz dünyasında, Türkiye’nin stratejik bir ülke olarak giderek öne çıktığına dikkat çeken Kestelli, şu ifadelere yer verdi:
“Bu noktada bazı konuları netleştirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Üretim maliyetlerini düşürmek, tarımda kullanılan hammadde üretimini yerlileştirmek, akıllı tarımın geniş kitlelerce benimsenmesini sağlamak, lojistik sektörünü güçlendirmek, satış kanallarını genişletmek, arz talep dengesini sağlamak, sürdürülebilirliği ve izlenebilirliği temin etmek, tarım ve gıda sektörüne yönelik yurt dışı lobi faaliyetlerimizi güçlendirmek ve belirsizlikleri ortan kaldırmak. Bu hususlar sektörümüzün daha güçlü hale gelmesi açısından son derece elzem. Kamuoyunda bu konunun çok daha fazla konuşulmasını sağlamalıyız.”