Gökçüoğlu’ndan emekli yaşı ve mesai saati çıkışı

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Başkanı İbrahim Gökçüoğlu, Avrupa ülkelerinde emekli olma yaşının 70’e dayanmasına rağmen Türkiye’de geçmiş yıllarda erken emeklilik şimdi de EYT ile SGK’nın gelir-gider dengesinin bozulduğunu söyledi.

SGK gelir-gider dengesinin ciddi oranda bozulduğu ortamda, EYT uygulamasının bu açığı daha da artırdığını belirten Gökçüoğlu, son dönemde tamamlayıcı emeklilik söyleminin konuşulmaya başlandığını belirtti. SGK bütçe açığı arttıkça, Türkiye’nin iç borç, dış borç ve faiz yükü devamlı arttığını değinen Gökçüoğlu, dünya standardında 4 çalışan 1 emekli kriteri geçerli iken, şu an Türkiye’de 1,6 çalışana 1 emekli gerçeği söz konusu olduğunu söyledi. Almanya’da emeklilik yaşını 67, Türkiye’de ise EYT ile emeklilik yaşı 43’e kadar indiğini vurgulayan Gökçüoğlu, bir insanın en verimli olduğu 40 yaşlarında emekli olunmasını doğru olmadığını dile getirdi.

Türkiye’de çalışma saatlerinin haftalık 40 saate indirilmesi konusunun gündeme oturtulmaya çalışıldığını dikkat çeken Gökçüoğlu, “1992 de ‘erken emeklilik’ ile yara almış sanayi kesimimiz, geçen yıl çıkarılan EYT ile hem maddi en önemlisi deneyimli işgücü kaybı ile şimdi de çalışma saatlerini kısaltma hazırlıkları ile karşı karşıyadır. Popülizm uğruna daha kötü neticelere gidecek bir uygulama olmaması gerekiyor. Tüm paydaşların kamu, işveren, işçi sendikaları gibi kurumların katılacağı, ülkemizin gerçekleri çerçevesinde bir konsensüs sağlanarak, bu konular gündemden kaldırılmalıdır” dedi.

 

T.C vatandaşı üvey evlat muamelesi görüyor

 

Mülteci meselesi konusunda mecliste açıklamalarda bulunan Gökçüoğlu, Suriyeli göçmenlerin bedelsiz aldığı sağlık hizmetleriyle ilgili rakamlar verdi. Sağlık Bakanlığı’nın 2022 yılı Mart ayında yaptığı resmi açıklamada Suriyeli mülteciler için 97 milyon poliklinik hizmetinin verildiğini, 3 milyondan fazla yataklı tedavi, 2,6 milyonun üzerinde ise ameliyat yapıldığını açıkladığını hatırlatan Gökçüoğlu, aradan geçen 2 yılı da dikkate aldığında, ameliyat sayısının 3 milyonu, poliklinik hizmetinin 100 milyonu ve yataklı tedavinin 4 milyonu geçtiği aktarıp “Ancak, T.C. vatandaşları tüm sağlık hizmetlerine, ameliyat, ilaç, tüm yan masraflara ciddi şekilde ücret ödemektedir. Bu durumda; mülteciler öz, T.C. vatandaşları ise üvey evlat muamelesi görüp ciddi maddi ve manevi kayba uğramaktadır” ifadelerini kullandı.