AB özel zirvesi: Orban razı olacak mı?

AB özel zirvesi yaklaşırken, Avrupa’da gerilim gittikçe artıyor. Acaba Macaristan, planlanan 50 milyar avroluk Ukrayna’ya destek paketine yeşil ışık yakacak mı? Uzlaşmaya hazır olduğunun sinyallerini veren Macaristan yardımı onaylamak için Brüksel’e yeni koşullar sunacak mı? Öte yandan Financial Times, paketin reddedilmesi halinde AB’nin Macaristan’a yönelik tüm fonları iptal etmeyi planladığını yazarken, Brüksel’in iddiayı yalanlaması ne anlama geliyor?

Bütün bu soruların cevabı bu hafta yapılacak AB Özel Zirvesinde açıklığa kavuşacak. Macaristan nihayet tarihin hangi tarafında durmak istediğine karar vermek zorunda kalacak sanırım.

Diğer yandan Macaristan tehdidinden bir an önce kurtulmak isteyen AB ülkelerinin de Budapeşte’ye daha önce hiç olmadığı kadar baskı uygulayacağı görülüyor.

Örneğin Brüksel’in 7. maddeyi uygulama ve tüm fonları bloke etme tehdidiyle yeni bir teşebbüste bulunabileceği konuşuluyor.

  1. maddenin devreye sokulması, Macaristan’ın Avrupa Konseyi’ndeki oy hakkından mahrum bırakılması anlamına gelir. Bu da teorik bir ihtimal olarak, aslında Avrupa Konseyi’ndeki bazı isimlerin Brüksel’de yapılacak zirvede, Orban’a boyun eğdirmek üzere baskı yapmak için savundukları bir tehdit. Ancak bu hamle, Macaristan’a yönelik tüm AB fonlarının bloke edilmesine ve piyasa ile yatırımcıların Orban’ın ülkesine olan güvenlerini kaybetmesine yol açabilir. Avrupa Birliği bugüne kadar hiçbir üye ülkeye böyle bir şey uygulamadı.

Avusturya’nın en büyük yerel gazetelerinden biri olan Kleine Zeitung, hem AB hem de Macaristan’ın kendini şantaja uğramış hissediyor diye yazıyor:

“’Kurum içi belgeler’ nadiren açık bir ofis penceresinden rüzgârla dışarıya savrulur. Avrupa Konseyi Sekreteryası belgesi örneğinde olduğu gibi sihirli bir şekilde Financial Times’ın önüne düşüyorlarsa, bunun arkasında belirli bir stratejik düşünce olduğu varsayılabilir. Söz konusu belge, Viktor Orban’a bir gönderme niteliğinde.. Macaristan kendini şantaja uğramış hissediyor, AB de öyle. Gelecek için hiç iyi bir zemin oluşturmuyor bu.”

Neyse ki Victor Orban’ın Fico’su var. Macaristan’a arka çıkan Slovakya Başbakanı, iç siyasi saiklerle Batı’nın Ukrayna’ya yardım etmesini önlemeye çalışıyor. Henüz resmen Orban cephesine dahil olmasa da faaliyetler düzeyinde Slovakya ilk kez Macaristan’ın Ukrayna konusundaki taleplerini destekledi. Diplomasi kaynakları Fico AB zirvesinin nasıl sonuçlanacağına ilişkin belirsizliği artırıyor,’ diyor. Victor Orban gerektiğinde Slovak dostu Robert Fico’ya bel bağlayıp Brüksel’le uzlaşmak istemeyebilir. Şayet Fico da Orban’a katılırsa, Macaristan Başbakanı yine Brüksel’in baskısından kurtulabilir.

Konjonktür AB’nin Ukrayna’ya tam da şu anda sırt çevirmemesini gerektiriyor.

Ukrayna’nın desteklenmesi Finlandiya için de büyük önem taşıyor.  Ukrayna’ya yardım azalır, AB zayıflar ve NATO’nun Avrupa kanadı kendi savunmasını güçlendirmede geri kalırsa, Rusya tüm kozları eline geçirir. Tek eksik, NATO’nun Doğu cephesini savunma kararlılığından vazgeçen, Çin’e odaklanmayı tercih eden yeni bir ABD başkanı kalır. O da tamamlanır da yeni Başkan Trump olursa, yeni çıkar coğrafyaları fethetmesi için Rusya’nın önü tamamen açılır. Bu nedenle Finlandiya ve Avrupa Birliği bu senaryoyu önlemek için artık elinden geleni yapmak zorundadır.

Budapeşte ikna edilebileceğini, ancak teslim olmak istemediğini açıkça ortaya koyuyor. İtibarını korumak için de, bunun karşılığında kabul edilmesi gereken koşullar olduğunu ima ediyor. Örneğin Ukrayna’daki Macarların haklarıyla ilgili. Ukraynalı Macarlar için ek garantiler ve barış görüşmeleri için taahhütler alma gibi.  Bu şekilde hem itibarını koruyabilir hem de AB’nin Ukrayna’ya vaat ettiği milyarların gönderilmesine onay verebilir.

Macaristan’ın vetoya başvurması halinde, ise AB fonlarının kalıcı olarak kesilmesini öngören gizli belgeye ilişkin haberlere atıfla, Brüksel’in katı tedbirler almaya hazır olduğu görülüyor.

İlla kavga etmek isteniyorsa, edilecek – Financial Times’ın sızdırdığı belge de bunu apaçık ortaya koyuyor. Macaristan’ın çevirdiği dolaplar artık AB’nin canına tak etmiş gözüküyor: Viktor Orban zirvede Ukrayna’ya yönelik desteği veto ederse, Avrupa Birliği Macar ekonomisine öyle bir cephe alır ki, pazarın da gücüyle Budapeşte’ye diz çöktürtebilir. Macaristan hükümeti hayal bile edemeyeceği bir şeye sebebiyet verebilir. Brüksel üye bir ülkeye ders vermeye kararlı ve sadece fonları kesmekle de yetinmeyecek.

Sonuç olarak görülüyor ki Brüksel artık şantaja şantajla yanıt verecek.

Çünkü biliyorlar ki Macaristan, Ukrayna’ya destek veren Avrupa cephesini yıkıp Avrupa’nın kapılarını Rus emperyalizmine ardına kadar açabilir. … Tüm bunlar Macaristan krizinden yalnızca iki çıkış yolu olduğu anlamına geliyor. En iyi yol, Orban’ı tutumunu değiştirmeye zorlamak. Bu başarılamazsa, ikinci en iyi yol ülkeyi AB içinde marjinalleştirmek olacak. Mevcut vaziyeti sürdürmek yalnızca felakete yol açar.

(Not: Yazıyı Gözleme göndermeden biraz önce, yabancı kaynaklardan AB Zirvesinin bittiği Macaristan’la uzlaşmaya varıldığı haberi elime ulaştı. Ukrayna’ya 50 milyar euroluk yardım paketini Aralık ayında veto eden Macaristan’ın bu kez veto silahına başvurmadığı, yardım paketini imzaladığı duyuruldu.

AB üyesi 27 ülkenin liderleri tarafından oy birliği ile onaylanan karara göre 33 milyar euro kredi ve 17 milyar euro da geri ödenmeyecek yardımdan oluşan mali destek kademeli olarak Ukrayna’ya ulaştırılacak.

Macaristan’la bu uzlaşmaya varılabilmesi için bir gece öncesi İtalya, Fransa ve Almanya başbakanlarının Orban ile bir dizi görüşme yaptıkları da haberler arasındaydı.

27 AB üyesinin liderlerinin oy birliği ile Ukrayna’ya yardım kararını onaylaması ile önemli bir krizin şimdilik aşıldığını gösteriyor)