Ocak-Kasım döneminde İzmir’e 1 milyon 434 bin 979‘u yabancı 846 bin 767’si yerli olmak üzere toplam 2 milyon 281 bin ziyaretçi geldi. Geçen yıla kıyasla, bu 11 aylık dönemde İzmir’e gelen yabancı ziyaretçi sayısı yüzde 33 oranında arttı.
İzmir’e en çok ziyaretçi gönderen ülkeler Almanya, İngiltere, ABD, İtalya, Fransa, Hollanda, Rusya, Azerbaycan ve İran olarak sıralanıyor. Türkiye’ye gelen yabancı turistten İzmir’in aldığı pay ise yüzde 2 civarında. İzmir, Türkiye’nin üçüncü büyük şehri, ancak turizm ekonomisinden aldığı pay bu.
Halbuki geçmiş yıllarda turizm hareketleri başlarken hemen hemen en çok turisti İzmir misafir ederdi. Daha sonra başta İstanbul, Antalya olmak üzere birçok şehir turizmde gelişti; İzmir ise gerilerde kaldı. Gelinen noktada İzmir, maalesef turizmin merkez şehirlerinden biri olma özelliğini yitirdi. Tabii bunun, konaklama sorunu başta birçok sebebi var. Diğer sebepler ise; alt yapı sorunları, reklam ve tanıtım eksikliği gibi sorunlar sıralanabilir. İzmir birçok sebepten potansiyelini harekete geçiremedi. İzmir’in turizm yönünden zengin ilçelerine baktığımızda, Çeşme’de, Seferihisar’da, Foça’da, Gümüldür’de otellerin birçok yönden eksik olduğunu görüyoruz.
Gelelim şehir merkezimize… Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura zamanında bin bir zahmetle yapılan Hilton Oteli ne yazık ki uzunca bir süredir kapalı. Belediye ile diğer ortaklar arasındaki anlaşmazlıklardan dolayı kapısı kilitlidir. Yatırımların tamamlanması için teşvikler ve hamleler yeterli değildir.
Balçova’da termal saha içinde yer alan iki otel vilayetin olmasına rağmen, biri özel tesise kiralanmış; vilayete ait olan diğer tesisin ise geniş ve tam teşekküllü ortak tesis olarak kullanılmasından kaçınılmıştır; getirisinin yarısını bile karşılamayan bir haldedir.
İzmir’in en kıymetlisi, İzmir Enternasyonal Fuarı alanı bugün adeta yarımdır. İçinde soğan, sarımsak satılan tarım pazarları ile İzmir Büyükşehir Belediyesi binasının yıkılması nedeni ile geçici olarak fuar alanına gelen büyükşehir müdürlükleri merkezleri tarafından işgal altındadır. Yeterli otel yatırımı yoktur. Bir zamanların, Kübana, Mogambo gibi kulüp, dans ve yemek mekanları ortadan kaldırılmıştır. İzmir’in merkezinde denizde yüzme imkanı maalesef yoktur.
Tüm bu eksikliklerle İzmir bir turizm şehri olmayı başarabilir mi? Bunun da belirleyicisi yerel seçim olacak gibi görünüyor. 31 Mart 2024’te yapılacak yerel seçimlerde inşallah güzel İzmir’i kurtaracak nitelikli, ileri görüşlü, dünyayı bilen bir siyasetçi aday olur.