Avrupa Konseyi Zeytin Ağacı Kültür Rotası ve İzmir

Zaman ve mekânda bir yolculuk aracılığıyla, Avrupa’nın farklı ülkelerine ait kültürel mirasların ortak mirasa olan katkısını ortaya koymak amacıyla, Avrupa Konseyi tarafından 1987 yılında başlatılan Kültür Rotaları Programı’nda, Türkiye, 2018’den itibaren üye devlet konumunda yer almakta…

Avrupa Konseyi Kültür Rotası olarak kabul edilen yollardan biri de 2005 yılında tescillenen Zeytin Ağacı Rotası..

Zeytinin, Akdeniz uygarlıklarının geleneklerini ve yaşam tarzlarını şekillendirdiği, “Zeytin Ağacı Medeniyeti” yarattığına dair bir bakış açısı barındıran rota, Yunanistan’dan Avrupa’ya ve diğer Akdeniz ülkelerine kadar geniş bir alanı kapsamakta…  Rota, zeytin ağaçlarının izini sürerken, bir yandan da sanatçılar, küçük üreticiler, çiftçiler ve genç girişimciler gibi farklı aktörleri bir araya getirmeyi amaçlamakta… (bkz: https://www.coe.int/tr/web/cultural-routes/the-routes-of-the-olive-tree)

Ülkemizden geçen Avrupa Konseyi Kültür Rotalarından biri de işte bu hedeflerle tescillenmiş olan Zeytin Ağacı Rotası… Avrupa Konseyi’nin resmi web sitesi, sosyal medya hesapları ve etkinlik takvimi incelendiğinde, Yunanistan başta olmak üzere birçok Akdeniz ülkesinin, Zeytin Ağacı Rotası kapsamında önemli etkinliklere ev sahipliği yaptığı görülmekte… Bu etkinliklerin, hem ülke ekonomisine hem de zeytin ve zeytinyağı kültürüne büyük katkılar sunduğu ise tartışılmaz… Zira, Kültür Yolu Rotaları, gastronomi, sürdürülebilir tarım ve kültürel mirasın korunması açısından kuvvetli bir etki barındırmakta… Ancak bilhassa İzmir ve çevresinde, bu rotanın sağladığı fırsatlar konusunda farkındalığımız yüksek değil..

Son dönemde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Kasım 2024 ve Ocak 2025 tarihli Belediye Meclisi  gündemlerinde, Belediyenin, Avrupa Konseyi Zeytin Ağacı Kültür Rotası’na üye olması hususunun ele alındığı, meclis tutanakları ile kamuoyunun bilgisine sunulmuş durumda.. tur. (Bkz: https://www.izmir.bel.tr/tr/KararDetayi/34521 ).

Bu gelişme, tamamlama aşamasında olduğumuz 2024 sezonunda, ülkemizin zeytin ve zeytinyağı üretiminde tarihi rekorlar kırdığı bir döneme denk gelmekte… Türkiyedeki zeytin ağacı sayısı %100 artmışken, üreticiler -artan maliyetlere rağmen büyük özveriyle- son derece kaliteli üretim yaparken, Türkiye’nin uluslararası pazarda çok daha güçlü bir yer edinmesi için aslında hiçbir engel yok… Ancak, bu sürecin pazarlama stratejileri, uluslararası görünürlük ve turizm ile desteklenmesi gerektiği de muhakkak.. Zira, ancak bu şekilde, zeytin kültürünün korunması ve tanıtılması sağlanarak, ülkemiz dünya zeytin-zeytinyağı pazarında kilit bir oyuncu olma hedefine ulaşabilecek…

Bu bağlamda, İzmir’in, Zeytin Ağacı Kültür Rotası’na aktif olarak dahil olması ve bu rota kapsamında uluslararası etkinliklere ev sahipliği yapması, şehir ekonomisine turizm ve gastronomi yoluyla kazan-kazan modelinde katkı sunması, yerel yönetimler, zeytin-zeytinyağı üreticileri ve tüm paydaşlar için büyük bir fırsat niteliğinde… Bölgemizin bu kadim ağacını, atalarımızdan bize aktarılan zeytincilik kültürünü, küresel ve ulusal tüm imkanları değerlendirerek, en kıymetli haliyle gelecek kuşaklara aktarmak, Nazım’ın şiirleştirdiği gibi, yetmişinde bile zeytin dikecek kadar yaşamayı ciddiye almak üzere…