Avrupa’nın resesyondan çıkması savaşa bağlı

Londra’da kurulu varlık yönetimi şirketi Meltemi Investment Management Company’nin ortağı Cem Balcısoy, varlık yönetiminin incelikleri ve dünya ekonomisi üzerine görüşlerini Gözlem Gazetesi ile paylaştı.

Cem Balcısoy, Meltemi Investment Management Company ile yolculuğunun 13 yıl öncesine dayandığını belirtiyor. Fikret Önder’in Akbank Private Banking’den sorumlu genel müdür yardımcılığı görevinden ayrıldıktan sonra Londra’da kurulu şirkete ortak olduğunu, kendisine de ortaklık teklif edilmesi üzerine bu yola çıktığını belirten Cem Balcısoy, “Meltemi’den önce 11 sene değişik bankalarda çalıştım. Son olarak Barclays’in Uluslararası Varlık Yönetimi Bölümü’nde görevliyken aldığım bu teklifi bağımsız olmak, hiçbir satış baskısı olmaması ve müşterilerime daha etik bir platform sunmayı hedeflediğim için seve seve kabul ettim. Bu geçen 13 senede de sektörün duayenlerinden Fikret Bey’den çok şey öğrendim.” dedi.

Aile Ofisi’nden uluslararası şirkete

Meltemi’nin ilk başta bir aile ofisi olarak kurgulandığını belirten Balcısoy, “Hiçbir pazarlama aktivitesi olmadan süre gelmiş bir şirkete, biz 2 Türk içine girip, tamamen Türk’lerin yatırım anlayışına uygun, Türk odaklı bir şirket haline çevirdik. Tabii ki halihazırda yabancı müşterilerimiz de var ama ofisimizi ağırlıklı olarak Türk müşteriler için 2011 yılından itibaren yapılandırdık. Bizim meslekte finans kadar önemli olan karşınızdaki müşterinin kültürünü, yapısını, doğasını ve isteklerini iyi adreslemeniz. Varlık yönetiminde de genelde aldığınız kültür ana diliniz hangi yönde ise o kişilerle çalışmanız mümkündür. Hatta bankalarda da Private bölümlerinde bölümler vardır. Türkiye masası, Yunanistan masası gibi.” ifadelerini kullandı.

Uzman ekiplerle çalışıyorlar

Kendilerine başvuruda bulunan tüm yatırımcılara destek olmaya çalıştıklarını da dile getiren Balcısoy, yurt dışındaki şirket yapılarının Türkiye’den farklı olduğunu sözlerine ekledi. Şirketlerinde sadece 6 eleman olmasının nedeninin de bununla açıklanabileceğini vurgulayan Balcısoy, “Biz insan kaynakları, muhasebe, hukuk ve teknik destek gibi tüm ihtiyaçlarımızı, yurt dışındaki diğer tüm şirketler gibi, dışarıdan bu konuda uzman iş ortaklarından temin ediyoruz. Bu yüzden sayı az gibi görünebilir ama bizim çalışan 6 kişimiz de bizler gibi uzman profesyonel varlık yöneticisidir.” ifadelerini kullandı.

Süreç sabır gerektiriyor

Müşterilerinin öncelikle içinde bulundukları durumu değerlendirdiklerini dile getiren Balcısoy, ardından ilerde varlıklarını nasıl en iyi şekilde yönlendirirlerse onlar için iyi olur onu tespit ettiklerini aktardı. Bunun da bazen zaman alan bir süreç olduğuna dikkat çeken Balcısoy, “Yani siz bir anda eğitimli olmadığınız ya da az bilgili olduğunuz konularda, kendinizi değiştirmeniz çok zordur. Bazen bu süreç iki veya üç sene de sürebilir. Biz sabırla müşterilerimize bu süreçte hangi ürünlerin onlar için daha iyi olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Onlarda bu zaman içerisinde aldığı bilgiler ve deneyimlerle eğer hisse senedi müşteri için iyiyse bir bakıyorsunuz 3 sene sonra müşteri çok ciddi bir hisse senedi taşımaya başlıyor.” dedi.

Mentörlük de yapıyorlar

Varlık yönetimi için kendilerinden destek alan ailelerin genç kuşaklarının da varlık yönetimini öğrenmeleri için yanlarında staj yapma imkânı sunduklarını söyleyen Balcısoy, “Varlıklar şu anda ailelerde de olsa Türkiye’nin değerleri. Genç kuşakların eğitimine bir nebze katkıda bulunabiliyorsak bizler için ne mutlu. Bu aileler genç kuşakların eğitimi için çok büyük imkânlar sunabiliyor, ama iş tecrübesi de bence eğitim kadar önemli. Fikret Bey olsun, ben ya da diğer çalışan arkadaşlarımız kendi bünyemizdeki bir takım tecrübelerimizi onlara aktarmaya çalışıyoruz ki ilerde dünya piyasalarında deneyimli ve bilgili olmak iş hayatınızda çok önemli bir unsur.” şeklinde konuştu.

“Varlık yöneticisi aile hekimi gibidir”

Portföy yönetiminin nakit miktarın değişik enstrümanlarda değerlendirilmesi olduğunun altını çizen Balcısoy, “Bunu profesyonel bir şekilde yapmak isterseniz bir portföy yönetim şirketine gidersiniz ve o sizi piyasa koşullarına göre yönlendirir. Bu durum varlık yönetiminin sadece ilk kademesidir. Varlığınızın geneline bakarsanız bunun içine gayrimenkulü koyabilirsiniz, işiniz varsa işinizin değerini koyabilirsiniz, sanat koleksiyonunuz var ise onu da koyabilirsiniz. Kısacası maddi olarak sahip olduğunuz her şey sizin varlığınız. Bu konularda sizin bir fikriniz olabilir, arkadaşlarınızdan duyduğunuz fikirler olabilir ama yurt dışında genelde bütün varlıklarınızı yönetirken, bir profesyonele danışma ihtiyacı duyuyorsunuz. Ayrıca varlıklarınızın bir sonraki nesle aktarımı için de hukukçularla aranızdaki köprüyü kuran varlık yöneticisi oluyor. Vergi danışmanınızın anlattığı şeyler de karmaşık gelebilir. Vergi danışmanının anlattıklarıyla sizin içinde bulunduğunuz durumu sentezleyip analiz ederek size uygun olup olmadığını konuşabileceğiniz bir profesyonele yine burada da ihtiyaç duyuyorsunuz. Yani aslında bizler bir aile hekimi gibiyiz. Sizin bütün ihtiyaçlarınızı dinleyip, gerekli uzmanlarla ki; bu uzmanlar portföy yöneticileri, hukuk danışmanları, vergi ya da emlak danışmanları olabilir. Böyle uzmanlarla çalışıp sizin varlıklarınız adına sizin en sağlıklı kararları almanızı sağlıyoruz. Yurt dışında da genelde varlıklı insanlar kendi varlıklarının yönetiminden ziyade ülkesine milletine ve dünyaya ben nasıl yararlı olup, dünyada bir iz bırakabilirim derdindeler. Burada da tabii ki varlık yöneticisinin çok büyük payı var. Siz ne yapmanız gerektiğini, hangi derneklerle iletişime geçmeniz gerektiğini bilemeyebilirsiniz. İşte burada sizin şahsi varlığınızı yöneten varlık yöneticiniz, sizin sağ kolunuzdur.” ifadelerini kullandı.

“Londra’da devam edeceğiz”

Brexit ve Covid’in ard arda çok yakın zamanlarda gerçekleşmesinden dolayı, İngiltere’nin Brexit’in etkilerini görmeden Covid’in etkilerini yaşadığının altını çizen Balcısoy, Brexit’in etkilerinin daha yeni yeni görülmeye başlandığını söyledi. Bu sürecin İngiltere’de ilk başta genel tüketime çok etkisi olduğunu da dile getiren Balcısoy, “Gıda enflasyonu ya da belli sektörlerde işçi bulamama sıkıntısı yaşanıyor. Şu an İngiltere’de yetişmiş kalifiye insan bulunamıyor. Eskiden doğu Avrupalıların doldurduğu ve herkesin de mutlu olduğu alanlarda sıkıntı yaşanıyor. Evinize tesisatçı çağırmak bile problem İngiltere’de. Nakliyat konusunda da büyük sıkıntılar oldu. Bu süreçte İngiliz Sterlini, ABD Doları’na karşı güç kaybetti. Bizler dolar bazlı portföyler yönettiğimiz için bundan karlı çıktık. Her şeye rağmen Londra yüzyıllardır finansın merkezi durumunda. Londra fonların kurgulanmasının başkentidir. Trilyonlarca dolarlık fon yöneticilerinin hepsinin ofisi var. Biz de varlık yöneticisi olarak bu fon yöneticileri ile iletişim halinde olmak, zaman zaman onlarla toplantı yaparak bilgi alışverişinde bulunmak, bir bankaya gidip, bankanın kendi içindeki ürünleri seçmektense, dünya çapında kendini ispatlamış fonlara erişebilmek ve yatırımcısına o fonları söyleyebilmek bizler için çok önemli bir kriter. O sebeple biz Londra’da kalmaya ve bu işi oradan yönetmeye devam edeceğiz” dedi.

“Trump uzun vadeli yatırımcılar için fırsat”

ABD Başkanlık seçimlerini de değerlendiren Balcısoy, “Trump’ın icraatlarını açıklayacağı ilk 100 gün çok önemli.  Geçmişe bakarsak Trump dönemi çok dalgalı oldu ama ABD borsaları için çok olumlu geçti. Şu anki seçim vaatlerine bakarsak Trump’ın hep söylediği şey gümrük vergisi ve bunu Çin’e karşı daha acımasız olarak yüzde 60 uygulayacağı diğer ülkelere de yüzde 20 uygulayacağı öngörülüyor. Bu dünya ekonomisi için çok pozitif bir şey değil. Ama Trump’ın zaman zaman verdiği kararlardan U dönüşü yapmış bir başkan. O yüzden yaşayıp hep beraber göreceğiz. Ayrıca Trump dönemi, kısa ve orta vadeli yatırımcılar için çok dalgalı bir yapı olacakken, uzun vadeli yatırımcılar için ise çok iyi alım noktaları yaratacaktır.” yorumunda bulundu.

Avrupa için savaşın bitmesi şart

Dünya geneline bakıldığında da Çin’den de kısa ve orta vadede büyük bir atılım beklemediğini kaydeden Balcısoy, “Şu an Almanya ve AB resesyonda. O yüzden de 2025’te de ABD ağırlıklı yatırımda kalmak bence yatırımcıların yüzünü güldürecektir. Savaşın bitmesi demek risklerin azalması demek. İlk tabii altın fiyatı etkilenir. Risk ne kadar artarsa altın fiyatları o kadar yukarı çıkıyor. İlk olarak Almanya ve ardından tüm AB’nin resesyondan kurtulmasında savaşın bitmesi kilit rol oynuyor.” şeklinde konuştu.

Türk yatırımcılara tavsiyeler

Türkiye de şu anda vadeli mevduat oranlarının gayet yüksek seviyelerde olduğuna da dikkat çeken Balcısoy, düşüncelerini şöyle özetledi:
“Bakan Mehmet Şimşek’in faizleri yüksek tutup enflasyonla mücadele etmesini doğru buluyorum. Evet çok acı bir reçete. İnsanları sıkıntıya sokuyor ama bu reçetenin biraz daha sürdürülmesi gerekli ki sonu hayırlı olsun. Bu yüksek faiz ortamı ekonomik büyümeyi negatif olarak etkiliyor ve birçok şirket bu dönemde zarar açıklıyor. Ama uzun dönem yatırımcıysanız şu an alma zamanı. Belki bu fiyatlar önümüzdeki 3-6 ay daha gerileyecek. Uzun dönem yatırımcı için bu düşük fiyatlardan indexi almak çok faydalı olur.”