Türk Veteriner Hekimler Birliği (TVHB) Merkez Konseyi’nin uyarılarının dinlenmesi gerekiyor yönetenlerce…
Çok değil Haziran sonu Kurban Bayramı… Başımızda çok da dile getirilmeyen bir şap hastalığı söz konusu… Ölüm oranı düşük olsa da, görüldüğü hayvanlarda verimliliği ciddi anlamda düşürüyor. TVHB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, yetiştirici için önemli bir ekonomik kayıp olduğunun altını çiziyor şap hastalığı ile ilgili olarak… Eti de, sütü de aynı şekilde olumsuz etkiliyor. Koyun ve keçilere göre sığırlarda daha şiddetli seyrediyor şap belası… Çözüm; düzenli aşılama, Arslan’ın anlattıklarına göre. Ancak sorun şu ki; son zamanlarda salgın olan şap hastalığının SAT2 serotipi olması… Yani yavrularda ölüme yol açanından… Niğde, Ankara, Aydın, Van, Zonguldak, Bolu, Sivas, Kars, Sinop, Burdur, Kırıkkale, Konya, Erzincan, Eskişehir, Ağrı ve Amasya’da SAT-2 serotipi şap hastalığı belirlenen iller…
Prof. Dr. Arslan’ın aktardığına göre, hastalığın önlenmesi için Türk veterinerler tarafından tetravalan, trivalan ve bivalan olmak üzere toplamda 10 milyondan fazla SAT-2 antijeni içeren aşı üretilmiş…
Maalesef güney sınırlarımızdan kontrolsüz hayvan girişi ve deprem, hastalığın yayılmasında ciddi faktör…
Arslan, hızlı yayılan hastalıkla ilgili en kısa sürede alınması gereken önlemleri şöyle sıralıyor:
- Bakanlığın uygulamaya koyduğu hayvan hareketlerinin kısıtlanması kararlarına sıkı sıkıya uyulmalıdır.
- Hayvancılık işletmelerinin girişlerinde biyogüvenlik tedbirleri artırılmalı, girişlerde mutlaka dezenfektan olmalıdır.
- Öncelikle hastalık görülen bölgelerdeki hastalığa yakalanmamış sığırlar yeni şap aşısı ile aşılanmalıdır. Daha sonra koyun ve keçiler yeni şap aşısı ile aşılanmalıdır.
- Gerek aşı uygulayanlar ve gerekse diğer sağlık uygulamalarına gelen görevliler yeni girdikleri ahırda, işletmede biyogüvenlik tedbirlerine uymalıdır.
- İşletmelere ziyaretçi ve kendi hayvanı olan kişilerin çalıştıkları diğer çiftliklere girişi kısıtlanmalıdır.
- Ülkemizde birçok bölgede yaygın olan şap salgını dolayısıyla hastalık kontrol altına alınana kadar başta sığır olmak üzere koyun-keçi ithalatı yapılmamalı, anlaşması yapılanlar ertelenmelidir.
- Mevcut şap salgınından sonra da bu tür salgın salgınların kontrolü için bazı bölgelerdeki illerde hayvan pazarlarının kapatılarak pilot uygulamaya geçirilmesi denenmelidir.
- Aşılamalar düzenli olarak yapılmalıdır.
- Hayvan ve hayvansal ürünlerin sevkinde veteriner hekim kontrolü mutlaka yapılmalıdır.
- İthalat durdurulmalı, kaçak hayvan girişleri önlenmelidir.
İthalatın, gerek salgınlar ve gerekse et ve süt fiyatlarındaki artışın baş müsebbibi olduğunun altını çiziyor görüldüğü gibi işin uzmanları… Daha da önemlisi bu konuda görev almak istiyor veteriner hekimler ey yönetenler! Hem hayvancılıkta doğru politikaların üretilmesi, ithalatın önüne geçilmesi, yerli üreticinin desteklenmesi ve de yurdum insanının sağlıklı, ucuz et tüketmesi için… Biraz söz dinlemeye ne dersiniz sayın yönetenler?