Büyük depremin ardından ilk toparlananlardan biri Abdülkadir Konukoğlu oldu… Büyük yıkımın yaralarının sarılması için ilk adamı attı ve “Biz bu işin altından kalkarız” mesajı verdi. Sonrasında fabrikalar açılmaya başlandı.
Çalışanların barınma sorununun çözülmesi gerektiği iste o zaman gündeme geldi. Çünkü Urfa’daki ayakkabı fabrikasını açan Türkiye İhracatçılar Meclisi önceki başkanlarından Mehmet Büyükekşi iş başı için düğmeye basmış ama 1800 çalışandan sadece 900’ü işe gelmişti. Çalışanların işe gelmesi için öncelikle barınma sorununun çözülmesi gerekiyordu. İşte o noktada İstanbul’daki sanayiciler devreye girdi.
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Vehbi Canbolat büyük bir kampanya ile çalışanların barınma sorunu için düğmeye bastıklarını bildirdi.
Ve işin yönünü belirlemek için hem Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan vekili hem de İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz’dan en çarpıcı ve uyarıcı açıklama geldi.
Ali Kopuz, deprem bölgesinde zarar gören sanayi tesisleri ve çiftçilerle ilgili yapmıştı bu açıklamayı ve şöyle diyordu:
“Bölge hem sanayide hem de tarımda büyük bir potansiyele sahip. Art arda gelen korkunç depremlerden 11 ilimiz büyük zarar gördü, binlerce vatandaşımızı kaybettik. Bu büyük bir felaketti ancak bölgede üretimin durması ikinci felaket olur. Hızla üretim alanlarına, OSB’lere yakın yerlere geçici barınaklar oluşturmalı, üretimi ayağa kaldırmalıyız. Bölge insanının yerini yurdunu terk etmesi Türkiye’nin dengesini bozar. Bu konuda çok hızlı adım atılmalı.”
Felaketin boyutlarının çok büyük olduğunu hatırlatan İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz şu noktaların altını çizdi:
. Böyle bir deprem bölgede yüzlerce yıldır yaşanmamış. Bu nedenle yüzyılın felaketi deniyor. Böyle büyük bir felaketin verdiği zarar da çok büyük oldu.
. Evlerimizin yanında sanayi tesislerimiz, bölge tarımımız ve hayvancılığımız da ciddi zarar gördü. Borsamızın Meclis üyelerinden bölgeye gidenler, hala orada yardım faaliyeti yürüten arkadaşlarımız var.
. Bölge sanayicisinin üretime geçmek için işgücü sorunu yaşadığını aktarıyorlar. Bölgedeki işçi kardeşlerimizin ailelerinin güvenliğinden endişe etmeden fabrikalarına dönmelerini sağlamak çok önemli… Bu sorunu üretim alanları çevresinde hızla pratik barınak bölgeleri oluşturarak aşabiliriz.
Depremin verdiği zararların çok boyutlu olarak onarılması için hem sivil toplum kuruluşlarının hem devletin yoğun mesai harcadığını belirten Başkan Ali Kopuz, bu konuda şu bilgileri verdi:
. Cumhurbaşkanımız Erdoğan bölgeye yönelik destekleri sürekli açıklıyor. Bölgedeki işçilerimize çalışamadıkları süre için Kısa Çalışma Ödeneği ile ücret desteği verileceğine dair bir düzenleme yayınlandı.
. Öte yandan en önemli tarımsal girdiler olan yem, gübre ve mazot konusunda yapılan düzenlemeler Tarım ve Orman Bakanımız Vahit Kirişçi tarafından açıklandı.
. Örneğin, depremden etkilenen illerde çiftçi kardeşlerimize mazot ve gübre destekleri nakit ödenecek.
. Toplamda 2,8 milyar lira olan mazot ve gübre desteği, şubat ayı sonuna kadar hesaplarına yatırılacak. Yine aynı şekilde, bölgedeki 2 milyon büyükbaş için hayvan başına 500 lira ve 9 milyon küçükbaş için hayvan başına 50 lira yem desteği verilecek. Toplamda 185 bin işletmeye 1,5 milyar lira tutarında bir yem desteği yapılmış olacak.
. Ayrıca Toprak Mahsulleri Ofisi, depremden etkilenen illerde Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlı üreticilerden, hububat ve bakliyat alımı yapacak. Dün itibarıyla da, depremden zarar gören çiftçilerin Ziraat Bankasına olan düşük faizli kredi borçları da 1 yıl ertelendi.
. Çiftçilerimizin korunması ve tarımsal üretimin bir şekilde sürmesi için atılan bu adımlardan memnuniyet duyuyor, önümüzdeki günlerde ilave tedbirlerin de alınacağına inanıyorum.