Siyasal yaşamımıza ışık tutacak

Muhalefet partilerinin gündeme getirdiği, demokrasi ile ilgili yeni öneriler bizim siyasal yaşamımıza ışık tutacak niteliktedir. Bunların üzerinde özellikle durup, hepsine ayrı ayrı ve çok bilinçli biçimde değerlendirmek gerekir. Demokrasinin Türkiye’mizde iyice gerçekleşmesi demokrasinin güçlenmesi ve siyasal sömürülerle siyasal çalkantılara son verilip iktidara gelen partilerin partizanlıktan uzaklaşıp kendi partilerine değil tüm ulusa hizmet etmesi başlıca amaç edinilmelidir. Bunu süslü sözlerle anlatıp oy toplamak için çeşitli sözler verip, üzerinde durmadan, gerçekleştirmeden siyasal yaşamına devam eden siyasal partileri bir tür cezalandırma biçiminde halkın tepki göstermesi gerekiyor. Genelde seçimi kazanmak, iktidara gelmek için her türlü gerçek dışı sözler verilmekte, her türlü süslü sözlere olanak tanınmakta ve verilen sözlerin çoğu iktidara gelince de maalesef tutulmamaktadır. O yüzden üzerinde durulması gereken şey, seçmenlerin ve kendilerinin oy vereceği partilerin güçlerine göre oylarını değerlendirmeleridir. Ama bizde körü körüne partizanlık yapılmakta, körü körüne oy verilmekte ciddi savlar dinlenmemekte, ciddiyetli olunmayan konular kendilerine yakın bulunan adaylar için oy kullanma nedeni olmaktadır. Demokrasi siyasal yaşamın en güneşli en temiz ortamıdır. Bu ortamı kirletmek isteyen yalnızca iktidara gelip geçinmek ve kendi düşüncelerini gerçekleştirmek sevdasında bulunan partilere oylarla tepki göstermeli, onlara değer vermemelidir. Demokrasi dünyanın en güzel siyasal yaşam biçimi olarak gerçekleştirilmelidir.

Ortaya konulan metinler umut vericidir. Onlar yaşamımıza ışık tutucu yeni öneriler getirmektedir. Bütün dileğin seçimi kazanan siyasal partilerin kendilerini değil, ulusu düşünmeleridir. Kendilerinin iktidarda kalma sürelerini uzatmak için, süslü sözler değil, yaşama geçirecekleri kesin olan sözlerde bulunmaları gerekiyor. Ama bizde sözler oy toplamak için veriliyor. Onu yapmak veya yaşatmak için değil.

Cumhurbaşkanlığı devlet yönetiminde en yüksek makamdır. 7 yıl orada oturan kimsenin makamının saygınlığına gölge düşürmemiş, yaşamıyla görev biçimiyle ayrılması, o saygınlığı yaşam boyunca duyması, herkese duyurması, iyi örnek olması amaç olmalıdır. Bir kimsenin bir yere getirip yıllarca orada oturmasının hiçbir anlamı ve önemi yoktur ama Türkiye’de siyasal hırslar gerçeklerin, olumlu davranışların, yaşam güzelliklerinin önüne geçiyor. Kişisel davranışlarının partizanlık duyguları ile şiddetlendirilmesi ulusa zarar veriyor ve kötü örnek oluyor.