Hazır giyimciler yeşil dönüşüm haritasını çizdi

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın iklim politikası olmanın ötesinde, aynı zamanda ekonomik bir dönüşüm programı olarak da kurgulandığını vurgulayan TİM ve İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, AB’nin aldığı bu kararları küresel rekabetçiliği korumak için de yakından izlediklerini söyledi.

Katma değerli üretimi, istihdama katkısı ve ihracatı ile Türkiye’nin stratejik sektörleri arasında yer alan hazır giyim ve konfeksiyon, ‘Yeşil Mutabakat’a uyum sürecinin yol haritası niteliğindeki ‘Sürdürülebilirlik Stratejisi ve Eylem Planı’ belgesini tamamladı. Altı bileşen başlığında 40 eylemden oluşan belge açıklandı. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, sektörlerin Yeşil Mutabakat’a uyum stratejilerini belirlemelerinin önemine dikkat çekti.

Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 40’ından fazlasını Avrupa Birliği (AB) ülkelerine yaptığını, hazır giyim ve konfeksiyonda oranın yüzde 60’ı geçtiğini hatırlatan Gültepe, şunları söyledi:

“Avrupa Birliği 2019 Aralık ayında, salt bir iklim politikası olarak değil; aynı zamanda ekonomik bir dönüşüm programı olarak da kurguladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı açıkladı. Tüm politikalarını yeşil dönüşüm zeminine oturtan Avrupa Birliği’nin aldığı bu kararları küresel rekabetçiliğimizi korumak için de yakından takip etmek zorundayız.

AB ülkeleri coğrafi yakınlığı ile ihracatımız için hayati önem taşıyor. Özellikle hazır giyimde bu büyük pazarın başka bir alternatifi yok. Dolayısıyla 2050’de sıfır karbon hedefine sektörü hızla hazırlamak zorundayız. Biz hazır giyim ve konfeksiyonda kilogram birim değeri 40 dolara, yıllık ihracatımızı 40 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Hedefe ulaşmak için tasarımlı, inovavatif ve markalı üretimi artırmanın yanı sıra yeşil üretim kapasitemizi maksimum düzeye çıkarmak durumundayız. Çünkü AB merkezli her dört firmadan üçü 2030’a kadar sürdürülebilirlik temelinde tedarik zincirini yeniden yapılandıracak. Tekstil ürünlerinde uzun ömürlü, geri dönüştürülebilir ve tehlikeli kimyasallardan arındırılmış olma şartı aranacak. Hazır giyimde halen AB’nin üçüncü büyük tedarikçisiyiz. Bu büyük pazarda önemli bir yerimiz olmakla birlikte vazgeçilmez değiliz. Hazırlıklarımızı bu gerçeği aklımızda bulundurarak yapmalı, alt yapımızı hızla dönüştürmeliyiz.”

Yeşil dönüşüm için finansman desteği hayati önem taşıyor

Türk hazır giyim ve konfeksiyon endüstrisinin Yeşil Mutabakat’tan çok daha önce yeşil dönüşümü gündemine aldığını hatırlatan Gültepe, yeşil dönüşüm için finansman desteği hayati önem taşıdığını söyledi. İHKİB’in hazırladığı projelerle AB’nin hibe desteklerinden etkin bir şekilde yararlandıklarını dile getiren Gültepe “ İkisi ayrılmaz bir bütün olan tekstilin ardından hazır giyim ve konfeksiyonun sürdürülebilirlik stratejisini netleştirmesiyle birlikte bütünü şimdi tamamladık. Sektör için yol haritası niteliği taşıyan bu belgedeki eylemlerle 40 milyar dolarlık ihracat hedefimizi çok daha kısa sürede yakalayacağımıza inanıyorum. Bu belgeyle özellikle yeşil üretim konusunda Avrupalı iş ortaklarımıza da çok güçlü bir kararlılık mesajı vermiş olacağız” diye konuştu.