Dünya Kadınlar Günü’ndeki “yasaklaması” ile ülke gündemine oturan İstanbul Valisi, bu defa 14 Mart TIP Bayramı’nda da gene sahne aldı…
Taksim’deki Atatürk Anıtı’na çelenk koymak isteyen hekimlere ve sağlık çalışanlarına polis müdahale etti. 89 yaşındaki doktorlar yerlerde sürüklendi.
Hekimler, “14 Mart Tıp Bayramı’nda doktorların önünü kesiyorlar, doktorları gözaltına almaya çalışıyorlar. Bu ayıptır. / “Bu bayram 1919’da işgal altında bile kutlandı.” / “Ananızı, babanızı tedavi ettik biz. Yapmayın Allah aşkına.” sözleriyle sert polis müdahalesine tepki gösterdiler.
14 Mart’ın yaklaştığı günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “yurt dışına giden ve gitmek isteyen” doktorlar için “Varsın gidiyorlarsa gitsinler, bizler de üniversiteleri yeni bitiren doktorlarımızı buralarda istihdam eder buralarda yola devam ederiz” sözleri de tepki almış, Konya Tabip Odası Başkanı Eyüp Çetin AKP üyeliğinden istifa etmişti.
Bu “olumsuz” tabloya, Çorum’un Ortaköy ilçesinin AKP’li belediye başkanı Taner İşbir de Instagram hesabından yaptığı paylaşımda “3 Kuruş para için ülkeyi terk edeceksin. Bunlar Türk vatandaşlığından çıkartılmalıdır” diyerek katılmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Tıp Bayramı etkinliğinde geri adım atarak sağlıkçılarının gönlünü aldı. “Rabbim tüm hekimlerimizden ve sağlık çalışanlarımızdan razı olsun, yokluklarını göstermesin” diyerek…
“Sağlıkta yeni düzenleme yapılacağını, sağlık çalışanlarını yaralama suçu katalog suçları kapsamına alınacağını, Sağlık personelinin döner sermayeden alacakları ek ödemelerde artış yapılacağını. Sağlık personelinin aylıklarının tek bir bordro ile ödenmesi sağlanacağını, döner sermayeden ödeme yapılmayan hastane kalmayacağını, Aile hekimlerinin temel ücretlerinde artış yapılacağını” açıkladı.
Ne var ki, doktorların ve sağlık çalışanlarının tepkileri dinmedi. Açıklamalar ve eylemler devam etti.
Özellikle hâlâ yaşanmaya devam eden Pandemi dönemindeki fedakarlıklar ve verilen şehitler, Sağlıkçıların iktidara karşı tepkilerin dinmesini önlüyor ve Sağlıkçılar “laf yerine, verilen sözlerin bir an önce hayata geçirilmesini” istiyor ve bekliyorlardı.
İstanbul gibi, ülke nüfusunun 5’te birinin yaşadığı bir kentin Valilerinin, Kaymakamlarının, Emniyet Müdürlerinin, Savcılarının ve Polisinin, Devletin inanırlığını, güvenirliğini sağlarken, “tarafsız” olması şart. “Devleti korurken” vatandaşın, halkın, toplumun haklarına “saygı ile bakması” ve gereğini yapması da şart.
89 yaşında operatör doktor Erdinç Köksal’ın açıklama yaparken yerlere düşürülmesinin görüntüleri Türk insanını üzdü. Bu görüntülerin yabancı medya aracılığıyla dünyaya yayılması ise ülkemiz adına üzücü…