Yeni bir yıla girdik. Cenab-ı Hak’tan (CC) ülkemize, yeni yılda, huzur, sağlık/istikrar ve kardeşlik getirmesini diledik.
1-Ancak, daha ilk günden, ümitlerimiz kırıldı. Zira; devamlı konuşan AKP ve MHP Genel Başkanlarının, aynı kavgacı, kaba, aşağılayıcı, hakaret/tehdit/suçlama/iftira dolu üsluplarını devam ettirdiklerini gördük. Tüm ümitlerimiz yok oldu. Belli oldu ki; taraftarlarını kaybetmemek için, aynı uygulamayı sürdürecek, kamplaşmayı tahrik edeceklerdir. (Muhalefeti sokağa çağırmaları çok tehlikelidir.) Hiçbir zaman tutmadıkları vaatleri bol bol sıralayacaklardır. Türkiye’nin gerçekleri ile hiç ilgisi olmayan rakamlar verecek, pembe tablolar çizeceklerdir. Ve elbette, vicdanlarını, mantıklarını, kalemlerini çıkar uğruna ipotek etmiş yandaş tipler de koro halinde destek vereceklerdir. Ekonominin bu perişan durumuna, hiper enflasyona, işsizlik ve sefaletin yaygın hale gelmesine rağmen, övgüler düzeceklerdir. (Sarayın emrine girmiş başkanı sayesinde TOBB da aynı gruptadır.)
2-Bu arada dağ fare doğurdu. Ücretlere, maaşlara, emeklilere yapılan zamlar, ele geçmeden gitti. İnanılmaz ve insafsızca bir zam tufanı yaşadık. İğneden ipliğe her şeye astronomik zamlar geldi. İnsanlar zaruri ihtiyaç maddelerini bile alamaz oldu. Çay kaşığı ile verilen kozan kepçesi ile geri alındı.
3-Neymiş? İhracata dayalı büyüme olacakmış? Peki ama senin ihracatın ithalatının sadece yüzde 80’ini karşılıyor. Bu yıl 45,5 milyar dolar açığın var. Bu açıkları, nasıl kapatacaksın? Kimse sana kredi vermiyor. Veren de astronomik faiz alıyor. Tüm varlıklarımızı satmana rağmen, iç ve dış borcun, hızla artıyor. Hala da büyük hatalar yaptığınızı ekonomiden hiç anlamadığınızı, kabul etmiyorsunuz. Sadece şakşakçılara kulak veriyorsunuz. Hiçbir tenkide, tavsiyeye tahammül edemiyorsunuz. Gururunuz, mantığınızı ve vicdanınızı kör ediyor. Herkesi vatan haini ilan ediyorsunuz.
4-20 Aralık operasyonu, kime yaradı? Fakirlere yaramadığı belli. Yandaş tipleri daha fazla zengin etti. (Gerçekler nasıl olsa, kısa bir süre sonra ortaya çıkacaktır.) Zaten tek bir konuda istikrar vardır. O da yandaşların devamlı olarak zenginleşmesinde. Ve hala yap-işlet soygununu savunmaktasınız. Herkesi döviz bozdurmaya davet ederken, bu güruha dövizle ödeme yapıyorsunuz. (Bu ne acayip iştir? Merkez Bankası borç verme faizini yüzde 19’dan yüzde 14’e indirdi. Hazine yüzde 17 ile borç alırken, faiz yüzde 25’e çıktı. Bir avuç salak, vurgun vurmaktadır.) Döviz mevduat hesabında, ahım şahım bir azalma da olmadı. Kurların yükselişi de devam ediyor. (TL dünyanın en değersiz parası oldu.)
5-20 yıldır,, her sene başında, Tasarruf Tebliğiniz yayınlanıyor. Ama lüks israf saltanatta (başta saray olmak üzere) hiçbir azalma olmuyor. Aksine ciddi tutarlarda artış yaşanıyor.
6-İkidebir yüce dinimizi istismar ediyorsunuz. (Zaten siz bu Hayrettin Karaman’ın selefi fetvalarına uydukça, daha çok affı mümkün olmayan, günahları irtikap edeceksiniz.) Kabul “faiz haramdır”. Çok şükür, hayatımda hiç faiz yemedim. Hiç kredi kullanmadım. On yıllık başkanlık dönemimde de ne belediye ne de belediye şirketleri hiç kredi kullanmadı ve hiç faiz ödemedi.
Ancak; dinimiz faizi yasaklıyor da, fuhuşu, uyuşturucuyu, rüşveti, yolsuzluğu, kumarı, israfı, torpili, kul hakkını, “kula kul olmayı, şirki”, kamu mallarının yağmalanmasını, ihale yolsuzluklarını, iftirayı, yalanı vb. suçları serbest mi bırakıyor? Emaneti ehline vermeyi, istişareyi emretmiyor mu?
7-Paramızın değerini bilerek düşürdünüz. Zira beklentilerinize göre bu sayede Türkiye ucuz işçi ülkesi olacaktır. Yabancı yatırımcılar (ABD, Çin, Japonya, Güney Kore vs.) Türkiye’ye akın edeceklerdir. Bu arada; Libya, Azerbaycan, Irak, Suriye vb. ülkelerde de inşaatlar başlayacaktır ve Türkiye buralarda önemli ihaleler alacaktır.
Peki ama yabancı yatırımcıların gelmesi için, adil ve bağımsız yargı, tam demokrasi, fikir/ifade/inanç ve teşebbüs hürriyetleri, can ve mal güvenliği, ekonomik istikrar, rüşvetin önlenmesi, huzur ortamının sağlanması vb. faktörler şart değil midir? Bunları sağlayacak mısınız? Şeffaf, denetime açık bir sistemi kuracak mısınız? (Yargı, eğitim, sağlık, tarım vs. perişan etmediğiniz konu kalmadı.)
8-Fiyatları bu uygulamalarla indiremezsiniz. Ülkemizde milli korunma kanunu benzeri mevcut olmadıkça fiyatlara karışamazsınız. Ceza veremezsiniz. Zaten işin çözümü, yerli üretimin, arzın artırılmasından geçmektedir. Şantajla, baskıyla, zart-zurtla başarılı olamazsınız. Başarı için akaryakıt, doğalgaz, elektrik, gübre, zirai ilaç, yem, tohum, maya vb. temel girdilerin (ki hepsi devletin kontrolündedir.) indirilmesi şarttır. Aksine her gün yeni zamlar yapılmaktadır.
9-İslamafobiyi tenkit ediyorsunuz. İslami Kobileri (Cemaatler, vakıflar, dernekler) ürettiniz ve kamu kaynaklarını peşkeş çektiniz.
20 yıldır çektiğimiz çile, canımıza yetti. Bir defacık iyilik yapın ve erken seçimle çekin, gidin. Halktan bu kadar uzak bu kadar acımasız, tarafgir, kavgacı, başarısız ve vurdumduymaz bir yönetimden kurtulalım. Bir rahat nefes alalım. Türk politik hayatının bu dönemi bitsin, sizin de tövbe etmeye vaktiniz kalsın.