Ege Üniversitesi tam akredite olan ilk üniversite oldu

Ege Üniversitesi (EÜ), Türkiye'de kurumsal tam akreditasyon almaya hak kazanan ilk yükseköğretim kurumu olurken, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, tam akreditasyon belgesini törenle Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak'a teslim etti.

Ege Üniversitesi (EÜ), Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından uygulanan Kurumsal Akreditasyon Programında (KAP) 5 yıl süre ile tam akreditasyon almaya hak kazanarak büyük bir başarı elde etti. Ege, bu başarısıyla Türkiye’de tam akreditasyon alan ilk üniversite oldu. YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, tam akreditasyon belgesini düzenlenen törenle Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’a takdim etti. EÜ Tören Şölen Alanı’nda gerçekleşen programa; İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Ege Ordu Komutanı Korgeneral Ali Sivri, YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, İzmir il protokolü, akademisyenler, öğrenciler, çalışanlar ve paydaş kurumların temsilcileri katıldı.

Programda konuşan İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, “İzmir’in tarih boyunca birçok alanda ilklere ev sahipliği yaptığını, birçok konuda ilkler kenti olduğunu biliyoruz. Bugün de burada bu ilklere bir ilki daha ekleme, ülkemizin köklü üniversitelerinden biri olan Ege Üniversitemizin kurumsal tam akreditasyon alan ülkemizdeki ilk üniversite olmasının mutluluğunu paylaşmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Ege Üniversitemiz; tescillenmiş eğitim-öğretimde kalitesiyle, akademik potansiyeliyle, zengin araştırma kültürüyle, ilimizin ve bölgemizin ekonomik ve sosyal aktörleriyle gerçekleştirdiği iş birlikleriyle bilimsel düşüncenin, teknolojinin ve kültürel hayatın zenginleşmesini sağlayan, toplumsal gelişmeyi yönlendiren güzide bir kurumumuzdur. Önemli bir kalite altyapısı olan kurumsal tam akreditasyonun bu güzide kurumumuza, ilimize ve ülkemize faydalı ve hayırlı hizmetlere vesile olmasını temenni ediyorum” dedi.

Vali Köşger, şöyle devam etti:

“Ülkemizin gelişmesi ve yeni kuşaklara güçlü bir ülke bırakmanın sorumluluğundan asla vazgeçmeyeceğiz. Bunu sağlayacak çok sayıdaki avantajlarımızdan biri de genç ve dinamik insan kaynağımızdır. Bireylerin ekonomik güçlerinin bilgi ve öğrenim düzeyleriyle ülkelerin ekonomik güçlerinin ise beşerî ve sosyal sermayeleriyle ölçüldüğünü biliyoruz. Dolayısıyla bu genç ve dinamik insan kaynağını çağın koşullarına göre yetiştirmek medeniyet yarışında bizi daha güçlü hale getirecektir.”

“Yükseköğretim alanında hızlı bir değişim yaşanıyor”

Yükseköğretimde yaşanan değişim ve dönüşümden bahseden YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Elmas, “Dünyada geçmişi çok uzun yıllara dayalı kalite kuruluşları bulunmaktadır. YÖKAK bu kuruluşların ve ajansların üyesidir. Özellikle son yıllarda yükseköğretim alanında hızlı bir değişim yaşanmakta ve mevcut yükseköğretim sisteminin dönüşmesini sağlayacak adımlar atılmaktadır. Daha esnek ve değişime kolay adapte olan yapılar, yıkıcı teknolojik değişimin getirdiği yetkinlik ağırlıklı öğrenme, araştırma ve bunların topluma katkısı, etkisi çok önem kazanmaktadır. Pandemi ile birlikte değişen yetkinliklere duyulan ihtiyaç, yükseköğretimde beklentileri de değiştirdi. Üniversite tercihi yapacak öğrencilerimizin de bunu esas alarak üniversitenin ek olarak hangi yetkinlikleri kazandırdığına bakmaları öncelikli olmalıdır. Kurul olarak yaşanan tüm gelişmeleri titizlikle takip etmekte ve kendi süreçlerimize yansıtmaktayız” dedi.

“209 üniversite içinde bir ilki başardık”


Rektör Prof. Dr. Necdet Budak da, “Üniversitemizi yükseköğretim alanında daha ileri taşıma ve topluma sunduğumuz katkı payını artırma idealleriyle çıktığımız bu yolda, başlattığımız geniş çaplı akademik değişim-dönüşüm seferberliği ile büyük bir mesafe kat ettik. Oluşumlarını tamamladığımız yeni kurul ve komisyonlarımızın çatısı altında, kalite politikalarımızı sağlam temellerde ve koordineli bir biçimde yürüttük. Akreditasyon çalışmalarına ivme kazandırarak 11 olan akredite program sayımızı 28’e çıkardık. Bu yıl sonuna kadar da değerlendirme sürecinde olan programlarımızın akreditasyonunu önemli ölçüde tamamlayacağımıza inanıyoruz. Kalite ve akreditasyona ilişkin çalışmalarımız neticesinde Kurumsal Akreditasyon Programı başvurumuz, Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun incelemeleri sonrası bir yıl önce resmi olarak kabul edildi. 209 üniversite içerisinden 55 üniversitenin başvurduğu ve 11 üniversitenin başvurusunun kabul edildiği programda, Ege Üniversitesi olarak yerimizi aldık. Bu başarının ardından kalite sürecine ilişkin çalışmalarımızı hız kesmeden devam ettirdik. İlk kez ilimizin protokol ve kanaat önderlerinin katılımıyla danışma kurulu toplantımızı düzenledik. Bu toplantı çıktıları, üniversitemizin eğitim-öğretim, araştırma, kalite ve toplumsal katkı alanlarındaki faaliyetlerinin geliştirilmesi noktasında bizlere önemli bir rehber oldu. Bu süreçte üniversitemizdeki bilim iklimini daha da güçlendirdik. Kalite kavramının bir kurum kültürü olarak benimsendiği, eğitim programlarının akredite edildiği bir üniversitede eğitim gören öğrencilerimiz, geleceğe bir adım daha önde başlayacaktır” diye konuştu.